Arıklı paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
“KELEPÇE, DOĞRU MU?
Türkiye’de bir ara yargıyı ve polis teşkilatını yakalayan FETÖ, sudan bahane ve kimliği belirsiz kişiler tarafınca yapılmış aslı astarı olmayan ihbarlara dayanarak, toplumun en elit kişilerini asker, bilim adamı, iş adamı, işgören, tabip vs demeden gece yarısı yada sabaha karşı meydana getirilen operasyonlarla göz altına alır, onlara ters kelepçe vurur ve bu operasyonları davul zurna ile kamuoyuna teşhir ederdi.
Toplumun saygı duyduğu kişilere karşı, tam bir saygınlık suikastı idi bu operasyonlar.
Bizde ise, bir müddetten beri “Düzmece Reçete” operasyonları yapılıyor. Hükümet olarak bu operasyonlara, “Ucu nereye giderse gitsin” anlayışı ile destek oluyor ve bu mevzuda hiçbir izahat yapmıyoruz.
Polisimizin ve yargımızın işine karışma yada soruşturmayı etkileme derdimiz olmadı, olmayacak da. Bakanlıklarımızın arşivleri ve dökümanları polisimizin emrine amade kılındı.
Fakat polisimizin bu operasyonları yaparken uygulamada ölçüyü kaçırdığna üzülerek tanık oluyoruz. Yasalarda, zanlının yada gözaltına alınan kişilerin ve hatta tutuklanan kişilerin dahi mahkemeye kelepçe ile getirilme şartının olmadığı iddia ediliyor. Var ise bile bu saçma uygulama artık sona ermelidir. Kaldıki geçmişte bazı kişilere bu uygulamanın yapılmadığı da bir vakıa.
4 vasıta sürücüsü tutuklandı, 31 vasıta ise trafikten men edildi
Tehlikeli ve kaçma endişesi olmayan kişilerin mahkemeye kelepçeli getirilmesi FETÖ vari bir uygulamadır ve tamamen saygınlık suikastına yol açmaktadır. Bu uygulama sürdürülen soruşturmaları da sulandırmakta ve kamu desteğini azaltmaktadır.
Özetle;Kaçma endişesi taşımayan ve tehlikeli olmayan kişilere kelepçe uygulamasına derhal son verilmelidir…”