Ünal Üstel: Anlatıldığı benzer biçimde, bu ülkede gizli saklı bir işgal ya da etkinlik asla söz mevzusu değil

Başbakan Ünal Üstel, son günlerde tartışılan “yabancılara mal satımı” ile ilgili toplumsal medya hesabından izahat yapmış oldu.

KKTC emlak piyasası ve mali sistemine yönelik başta Rum lobisi olmak suretiyle organize ve herhangi bir temele dayanmayan acımasızca saldırılar yapıldığını gözlemlediğini kaydeden Üstel, sırf karşıcılık yapma adına kendi içimizde gelişen söylemlerin oldukca üzücü bulunduğunu kaydetti.

“BU ÜLKE SAHİPSİZ DEĞİL”

“Bu ülke sahipsiz değildir” vurgusunu meydana getiren Üstel, KKTC’nin tüm kurumları ile hem emlak sektöründeki gelişimleri yakından takip ettiğini, hem de suçla ve kara para ile mücadeleyi kuvvetli ve emin bir halde sürdürdüğünü kaydetti.

İçişleri Bakanlığı periyodunu hatırlatan Üstel, vazife yapmış olduğu dönemde attığı ilk adımlardan birinin yabancıların mal edinme başvurusunun elektronik ortamda yapılmasını sağlamak bulunduğunu belirtti; “Bu sistemle beraber yabancıların mal edinmesi kayıt alına alınmış oldu” dedi.

“İŞGAL YA DA FAALİYET ASLA SÖZ KONUSU DEĞİL”

Üstel, anlatıldığı benzer biçimde ülkede işgal ya da faaliyetin asla söz mevzusu olmadığının da altını çizdi.

Taşınmaz Mal Edinme ve Uzun Vadeli Kiralama Yasa Tasarısı’nın son aşamada olduğuna da işaret eden Üstel, “Geçmiş CTP hükümeti bu alandaki kaosun sahibidir. Sadece, kendi özeleştirilerini yapmadan gündeme getirdikleri eleştiriler maalesef havada kalmaktadır. Biz mevzuya hakimiz ve gereğini yapıyoruz… Başta da söylediğim benzer biçimde bu ülke sahipsiz değildir…” dedi. 

Üstel açıklamasının tamamında şu ifadeleri kullandı:

“Son dönemlerde KKTC emlak piyasası ve mali sistemine yönelik başta Rum lobisi olmak suretiyle organize ve herhangi bir temele dayanmayan acımasızca saldırılar yapıldığını gözlemlemekteyim…

Daha da kötüsü, ülkeyi düşünmeden, sırf karşıcılık yapma adına kendi içimizde gelişen söylemler oldukca üzücüdür. Maalesef hükümete karşıcılık yapma adına dile getirilen temelsiz söylemler, hem devamlı bizleri kötüleyen Rum lobisini beslemekte, hem de ülkemiz aleyhine haksız haberler yapılmasını sağlamaktadır. Son söyleyeceğimi başta söyleyeceğim… Bu ülke sahipsiz değildir…

Tapu Harç Tüzüğü’nde yaptığımız bir değişiklikle Taşınmaz Mal Komisyonu’na kısa sürede aktardığımız kaynak 184,928,639.79TL’dir. Bu aktarım artarak devam edecektir. Rum lobisinin bu mevzuda duyduğu rahatsızlığı anlarım ve artarak da devam edeceğini biliyorum. Buna karşı doğru önlemleri almak ve gerçekçi adımları atmak için iktidar- karşıcılık beraber savaşım etmeliyiz.

KKTC tüm kurumları ile hem emlak sektöründeki gelişimleri yakından takip etmekte, hem de suçla ve kara para ile mücadeleyi kuvvetli ve emin bir halde sürdürmektedir.

KKTC’de konut alımlarını cezbeden birden fazla unsur var. Ülkemizin rahat ve güvenli olması başta olmak suretiyle oldukca sayıda avantajları sebebiyle alıcıların yoğun bir ilgisi olduğu da bilgimizdedir.

Her satış, tapuya da kayıt edilmiş olduğu için alıcı kendisini son aşama güvende hissetmektedir. KKTC hukuk sistemi, bu itimatı verdiği için alıcıların ilgisi artmaktadır. Devamında, emlak alımlarında uzun soluklu taksitlendirme ve kira geliri imkanları da satışlarda etkendir.

İçişleri Bakanı olarak vazife yaptığım dönemde attığım ilk adımlardan biri, yabancıların mal edinme başvurusunun elektronik ortamda yapılmasını sağlamak olmuştu. Bu sistemle beraber yabancıların mal edinmesi kayıt alına alınmış oldu. Bu girişim hem ülke için yararlı oldu hem de yabancıların güvenilir ortamda, uygar ülkelerde olduğu bir sisteme ulaşmamızı sağlamış oldu.

Bu yolla, yabancıların kendi vatanlarında, oturdukları yerde müracaat yapabilmelerinin önünü açarken, bununla beraber da kayıt altına aldık.

Vakaya ekonomik temelli bakarken, hukuk sistemimizin dışındaki gelişmelere de izin vermiyoruz.

Anlatıldığı benzer biçimde, bu ülkede gizli saklı bir işgal ya da etkinlik asla söz mevzusu değildir.

Satışlarla ilgili faaliyetler, tamamen devletimizin kontrolündedir.

Daha anlaşılır ve ülkemiz standartlarına uygun olabilmesi için, İçişleri Bakanlığımız, Başbakanlığımızın talimatı ile yeni bir yasa çalışmasını da tamamlamak üzeredir. Bu mevzuda kamuoyuna geniş bilgilendirme kısa süre içinde tarafımdan yapılacaktır.

Ziraat ve orman alanlarının korunmasına yönelik bir duyarlılık olduğu da muhakkak. Bizim kırılgan olduğumuz nokta da budur. Bu mevzuda da bugüne dek yapılmayan bir emek harcamayı tamamlamak üzereyiz. Kısa sürede bu emek verme da bitirilecektir.

Taşınmaz Mal Edinme ve Uzun Vadeli Kiralama Yasası, İçişleri Bakanı olduğum dönemde üstünde titizlikle çalıştığım bir yasaydı. Yasanın yeni halinin yaşam bulması ile beraber birçok problem da ortadan kalkmış olacak. Başbakan olur olmaz verdiğim ilk talimatlardan biri bu yasanın tamamlanması oldu. İçişleri Bakanımız Sayın Dursun Oğuz, yasa tasarısı çalışmasında son aşamaya geldi. Keşke, bugün eleştiri yapanlar, geçmişte yabancıların mal alım sayısını artıran adımı atarken, hem ziraat alanları ile ilgili hem de denetim ile ilgili lüzumlu yasal düzenlemeleri de tamamlamış olsaydı…

Geçmiş CTP hükümeti bu alandaki kaosun sahibidir. Sadece, kendi özeleştirilerini yapmadan gündeme getirdikleri eleştiriler maalesef havada kalmaktadır. Biz mevzuya hakimiz ve gereğini yapıyoruz… Başta da söylediğim benzer biçimde bu ülke sahipsiz değildir…”