Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “27. Avrasya Iktisat Zirvesi"ne katıldı

Cumhurbaşkanı Tatar, zirvede yapmış olduğu konuşmada, zirveye katılmaktan kıvanç duyduğunu belirterek, bir fazlaca ülkenin temsilcisine seslenmekten onur duyduğunu söylemiş oldu.
Cumhurbaşkanı Tatar, zirveyi düzenleyenlere teşekkür ederek, bölgede yaşanmış olan sıkıntılara işaret etti, Kıbrıs Türk halkının maruz kalmış olduğu saldırıları anımsattı. Ulusal savaşım yıllarını özetleyen Cumhurbaşkanı Tatar, 1974’te Türkiye Cumhuriyeti’nin garantör ülke olarak adaya sulh getirdiğini, Kıbrıs Türk halkını saldırılar ve katliamdan kurtardığını kaydetti.
Kıbrıs Türk halkının sonrasında devletini kurduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, adada senelerce sürdürülen federal çözüm çabalarının netice vermediğini ve şimdi adada yeni siyaseti sürdürdüklerini söyledi.
Kıbrıs Türk halkının devleti, egemenliği ve bağımsızlığından vazgeçmeyeceğini, BM ve tüm tarafların da buna saygı duyması ve adadaki gerçeklere nazaran eşit davranması icap ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, adada iki devletin işbirliğine dayalı bir antak kalma bulunabileceğini, bilhassa enerji kaynaklarının Avrupa’ya taşınmasında Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC’nin en uygun güzergah bulunduğunu söylemiş oldu.
Internasyonal camiaya Kıbrıs Türk halkına uygulanan haksız ambargoların kaldırılması çağrısını yineleyen Cumhurbaşkanı Tatar, iki devlet bulunan Kıbrıs’ta Türk halkının Rumlar kadar eşit haklara haiz bir halk bulunduğunu altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’taki gerçeklere nazaran bu adil olmayan ambargoların artık son bulması icap ettiğini ifade ederek, KKTC’nin Doğu Akdeniz’de kuvvetli bir devlet olarak yerini aldığını ve Kıbrıs Türk halkının Rumlar kadar eşit ve gerçek sahibi bulunduğunu kaydetti. Türkiye Cumhuriyeti’nin de adanın garantörü bulunduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Gazze’de yaşananlara bakınca Türkiye Cumhuriyeti’nin garantörlüğünün önemine vurgu yapmış oldu.
Internasyonal camiaya, ambargoların niçin devam etmiş olduğu sorusunu soran Cumhurbaşkanı Tatar, daima barışçıl ve çözüme “evet” diyen Kıbrıs Türk halkına uygulanan ambargoların adil olmadığını kaydetti.

Program sonrası çıkışta Azerbaycan tv kanalına da röportaj veren Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’nin ve Kıbrıs Türk halkının dünyada hak etmiş olduğu yeri alması için verilen mücadeleyi anlatarak, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in verdiği desteğe teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’nin bağımsız bir Türk devleti bulunduğunu ve buradan geri dönüşü olmadığını ifade ederek, yeni siyasetin de devlet üstünden yürütüldüğünü ve Türk dünyasının da bu yolda vereceği desteğin fazlaca mühim bulunduğunu altını çizdi. Bu çerçevede Türk dünyası içinde yer almaktan onur duyduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Bir millet üç devlet” ifadelerini kullandı, KKTC’ye verilen desteğe teşekkür etti.
Bugünkü durumdan geriye gidiş değil, ileriye gidiş olacağını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın desteğiyle KKTC’nin görünürlüğünün ve internasyonal temasların arttığını ve daha da artırılacağını belirtti.