KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş, Kıbrıslı Türkler ve AB arasındaki yakınlaşmaya ilişkin sendikal görüş ve önerilerini Niyazi Kızılyürek ile paylaştı.
Maviş, Avrupa Parlamentosu’nda kabul edilen 2022 Türkiye Raporu’na da değinerek, raporda Türkiye’deki demokratik gerilemeye dikkat çekildiğini, nefret söylemi, gericilik ve ayrımcılık ile ilgili endişelerin Kıbrıs’a protokoller aracılığı ile taşındığını açıkladı ve toplumsal tehlikeyi işaret etti. Maviş, iki toplumlu iki kesimli federal bir yapıyı işaret eden raporun, görüşmelere geri dönme çağrısı yapmasının pozitif yönde bulunduğunu belirtti.
Maviş, Kıbrıs Türk toplumunun Kıbrıs Cumhuriyetinin siyasal eşit kurucusu bulunduğunu belirterek, toplumun yerinin Avrupa Birliği bulunduğunu ve Kıbrıslı Türklerin AB’ye katılımını kolaylaştırma çabalarını hızlandırmaktan hem Avrupa Birliği hem de Kıbrıs Cumhuriyeti’nin görevli bulunduğunu altını çizdi.
Maviş, Kıbrıslı Türklerin, Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki haklarına yönelik hazırlanan önerilerin pozitif yönde bir başlangıç olacağını belirterek, KC makamlarının Kıbrıs Türk Toplumu’nun tüzel örgütleri ile eşitlik ve kapsayıcılık ilkesini gözeterek ilişki kurması ve bu önerilerin somutlaşması için ortaklaşa iş yapması icap ettiğini söylemiş oldu.
Maviş, bu bağlamda Avrupa Komisyonu’nun “Yeşil Hat Tüzüğü”; “Mali Yardım Tüzüğü” ve bir türlü yasalaşamayan “Direkt Tecim Tüzüğünü” tekrardan ele alması gerektiği belirtilirken, okulların, öğrencilerin ve öğretmenlerin Erasmus+ Programı’na, üniversitelerin de Bologna sürecine dahil olması için Avrupa Komisyonu’nun “Eğitim ve Kültür Tüzüğü” hazırlayarak Kıbrıs Türk Toplumunun eğitim vizyonunun genişletilmesi gerektiğine vurgu yapılmış oldu.
Maviş, Türkçe’nin resmi AB dili olması için meydana getirilen emek harcamaları desteklediklerini ifade ederek, Kıbrıs Cumhuriyeti makamlarınca çıkarılan çeşitli zorluklar ve Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşı olan Kıbrıslı Türklerin yapmış olduğu evlilikler ve bu evliliklerden doğan evlatların Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlığı alamaması problemininin bir an ilkin çözülmesi icap ettiğini belirtti.
Maviş, her iki toplumun geleceğinin Avrupa Birliği çatısı altında, birleşmeden yana bulunduğunu ifade ederek, çözüm ve sulh için adanın her iki tarafındaki çözümsüzlükten faydalananlarla savaşım edeceklerini belirtti.
Maviş, Niyazi Kızılyürek’in AP vekili seçilmesi ile Kıbrıs Türk Toplumu’nun taleplerinin daha görünür ve duyulur bulunduğunu ifade ederek, bu sürecin devam etmesi icap ettiğini belirtti. Maviş, parlamentoda daha kuvvetli ses verebilmek için gelecek yılki seçimlerin bir fırsat bulunduğunu söyleyerek, parlamentoda siyasal eşitlik oranına denk Kıbrıslı Türk vekili sayısına ulaşılmasının çözüm için mühim bir ileti olacağına değindi.
Maviş, Kıbrıslı Türklerin AB içinde seçme ve seçilme haklarını kullanmasının kolaylaştırılması icap ettiğini söyleyerek, Kıbrıslı Türklerin ikametgah talebi olmaksızın, kimlikle oy kullanmasının önünün açılması icap ettiğini söylemiş oldu. Maviş, bu talebin Kıbrıslı Türklerin, Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki haklarına yönelik tavsiye hazırlayanların samimiyetini de ölçeceğini belirtti.