Meclis Genel Kurulu’nda CTP Milletvekili Fikri Toros, “Toplumsal Yalnızlaşma Stratejisi ve Kıbrıs Türk Toplumuna Yansıyan Bedelleri” temalı güncel konuşma yapmış oldu.

Fikri Toros, Kıbrıs Türkünün herhangi bir konservatif yapıya dönüşmeyi kabul etmeyeceğini belirterek, yozlaşmanın ve kabahat oranının artmasının ülkeyi internasyonal hukuktan ayrı tutanların suçu bulunduğunu kaydetti.

Kıbrıs mevzusundaki yeni siyasetin TC haricinde herhangi bir başka ülkeden kabul görmediğini belirten Toros, bu önerinin adanın ebediyen bölünmesini ön gördüğünü savunarak,  bu önerinin kabul edilmesinin söz mevzusu olamayacağını ileri sürdü.

Toros, Crans Montana’dan beri devam eden çıkmazın çözülmesi için meydana getirilen girişimleri sıralayarak, hususi temsilci atanmasının faydalarını söyledi  ve Cumhurbaşkanı’nın redci bir pozisyon ortaya koyduğunu savunarak bundan vazgeçmesi icap ettiğini belirtti.

Siyasal eşitliğin tekrardan münakaşaya açılmasına fırsat verilmeden Güvenlik Konseyinin kabul etmiş olduğu şekilde devam edilmesi icap ettiğini belirten Toros, müzakerelerin ucu açık değil evvel belirlenen takvimlerle devam etmesi icap ettiğini kaydetti.

Maliye Bakanlığı'ndan önemli açıklama

Maliye Bakanlığı’ndan mühim izahat

“Kıbrıs mevzusunda çözümsüzlüğü çözüm olarak lanse edip korunması için çalışan tüm erkek oyuncular sebebiyle refahın anahtarı olan federal çözüme sırt çevrildi” diyen Toros, bu pozisyonun amaçlanan tüm hedeflere engel bulunduğunu söyleyerek mevzuyla ilgili bir takım örnek verdi.

Abdullah Gül’ün, Kıbrıs problemininin çözümünün başka mevzularda da çözümü bununla beraber getireceğini belirttiğini ifade eden Toros, çözümsüzlüğün toplumlar arasındaki itimatı de erozyona uğrattığını söylemiş oldu.

Toros, AB’yle ilişkilerin yürütülmüş olduğu 2 tüzüğün de ilk cümlesinin federasyonu kolaylaştırmak amacıyla düzenlediğinin belirtilmesi bulunduğunu kaydetti.

Talat

CTP Milletvekili Ongun Talat da “Ercan’dan Kıb-Tek’e Çürümüşlüğün Resmi” temalı güncel konuşma yapmış oldu.

Talat, salonda konuşmalara yanıt vermek suretiyle bir tek Sıhhat Bakanı’nın bulunmasını eleştirerek “Bu iş bu şekilde gitmez Meclis’in ilk denetim gününde boş koltuklara konuşmayacağım” diyerek kürsüden indi.

Talat, konuşmasını haftaya yapacağını sadece bundan sonrasında bu kadar yumuşak davranmayacağını belirtti.

Çolakoğlu

CTP Milletvekili Şifa Çolakoğlu da “Eğitimde Bitmeyen Kaos” temalı güncel konuşmasını yapmak suretiyle söz aldı.

Çolakoğlu, kendilerinin de bakanlığın da yaz aylarını boşa geçirmediğini nelerin tamamlanmamış olduğuyla ilgili emek verme yaptıklarını belirterek, parti olarak okulları ziyaret ettiklerini ve fazlaca temel eksikler farkettiklerini ve bu tarz şeyleri paylaşmak istediğini söylemiş oldu.

Yabancı öğrencilerin bugün bile kayıt halletmeye devam ettiğine, kalabalık sınıfların sayılarının her geçen gün arttığına işaret eden Çolakoğlu, zelzele mevzusunda sakıncalı bulunan binaların öğretmen odalarının kullanıma açılmasının sakıncalarını dile getirdi.

Okulların bir kısmında kültür sanat mekanlarının sınıflara dönüştüğünü, kantin ihtiyacının yetersiz kaldığını, öğrencilerin yiyecek yiyeceği ya da oturup dinlenebileceği kapalı alanlar olmadığını belirterek, okullardaki bazı güvenlik zafiyetlerine de dikkati çekti.

Çolakoğlu, derhal her okulda altyapı eksikliği olduğuna işaret ederek, prefabrik binaların tamamında da elektrik şeklinde altyapı problemi bulunduğunu belirtti.

Çolakoğlu, okullarda ciddi bir salgın bulunduğunu ve bunun yayılarak devam ettiğini savunarak, bu mevzularda neler yapıldığını sordu.

Öğretmen ödeneğinin de sanki ilk kez veriliyormuş edasıyla Kolej barajının düşürülmüş olduğu gün duyurulmasının da manidar bulunduğunu korumak için çaba sarfeden Çolakoğlu, bunların dikkat dağıtmak gündem değişmek için yapıldığını ileri sürdü.

Çolakoğlu, baraj düşürülmesinin de bir grup kişiye zarar verdiğini ifade ederek, okullarda yaşanmış olan aksaklıkları ve öğretmenlerin yaşamış olduğu sıkıntıları sıralayarak, “Okul öğretmen için iş değildir biz öğretmenler olarak okulu evimiz olarak görürüz” dedi.

“Evlatların beyinlerinin hurafelerle yıkanamayacak kadar değerlidir. Bilimsel içerikten uzak şeyler yaratmayın” diyen Çolakoğlu, belli noktalarda çabaları fazlaca takdir ettiğini sadece sonucun bu olmaması icap ettiğini altını çizdi.

Çolakoğlu, “Gerçeklerimizi bilelim tam gün eğitim bu değildir” dedi.

Çavuşoğlu

Ulusal Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu da söz alarak, öğretmenlerin fedakarlıklarıyla ilgili söylenen her şeyi kabul ettiğini aynı şekilde düşündüğünü ifade ederek, okullarla ilgili yaptıkları eleştirilerle ilgili tek tek yanıt verdi.

Okulların genelinin altyapısının geçen yıla nazaran fazlaca daha iyi durumda bulunduğunu söyleyen Çavuşoğlu, okulların dışlarını bile eğitimle direk alakası olmamasına karşın yenilemeye çalıştıklarını belirtti.

Devletin işleyişinde birçok prosedür bulunduğunu o nedenle bazı noktalarda atılacak adımların uzadığını özetleyen Çavuşoğlu, bir çok okuldaki eksikliklerin eğitime engel olmadığını söylemiş oldu.

İhale süreçleriyle ilgili de finansal informasyon veren Çavuşoğlu, okulların minimum 200 milyon TL’ye tamamlandığını ve bunların da belli bir süre gerektirdiğini kaydetti.

Çavuşoğlu, bu toplanan paranın gerektiği şekilde kullanılması ve tam gün eğitime geçip uygar düzeyde hizmet vermenin 2-3 yıl alacağını ve bunun için de herkesten destek beklediklerini altını çizdi.

Çavuşoğlu, “Geleceği aydınlığa çıkarmak adına tüm eleştirileri göze aldık amaç başarıya ulaşmış olmak” dedi.