Tatar'dan Cenup Kıbrıs'a davet: Gelin organik kaynakları beraber araştıralım

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC’nin, Kıbrıs Türk halkının varlığının, bağımsızlığının, hürriyetinin ve her türlü hakkının ifadesi bulunduğunu altını çizdi.

Kıbrıs’ta iki egemen halk ve iki devletin bulunduğunu ve bu devletlerin iş birliği ile yapılabilecek bazı işler bulunduğunu kaydeden Tatar, Cenup’e seslenerek, “Gelin organik kaynakları beraber araştıralım” dedi.

Tatar, “arkamızda Türkiye Cumhuriyeti vardır; bizi kimse yalnız görmesin. Türkiye ile aramızda mukaddes kadim bağlarımız normal olarak pekiştirilmeye devam edecektir” ifadelerini kullandı.

Tatar, İstanbul’daki temasları çerçevesinde Avrasya Stratejik Araştırmalar Platformu (ASAD) tarafınca düzenlenen “Türkiye Yüzyılında KKTC Perspektifi” konferansına, katılarak konuşma yapmış oldu.

Konferansa, Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Iktisat ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu, Milletvekili Alişan Şan da katıldı.  Bakanlara, ödül takdiminde bulunulmuş oldu.

ASAD Platformu Başkanı Doğanay: “Türk yüzyılının en mühim parçası hatta eğer olmazsa olmazı KKTC’dir”

ASAD Platformu Genel Başkanı Murat Doğanay, konferansın açılışında yapmış olduğu konuşmada, Türk yüzyılının en mühim parçası hatta eğer olmazsa olmazının KKTC bulunduğunu kaydetti.

Doğanay, Türkiye’nin 100’üncü yılını kutlarken, KKTC’nin de 40’ıncı yılını kutladığını belirterek, “Bu tarihler bir tek bir süre dilimi değil, iki kardeş ülkenin beraber yazdığı zamanı temsil etmektedir” dedi.

İki ülkenin beraber emek vererek, dayanışma içinde hareket ederek iyi mi daha kuvvetli bir geleceğe doğru ilerlenmesi icap ettiğini söyleyen Doğanay, geleceğe odaklanmakla birlikte geçmişten de ders çıkarılmasının önemini altını çizdi.

KKTC’nin stratejik önemine dikkat çeken Doğanay, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın konferansta bulunmasından duyduğu memnuniyeti paylaştı.

 Tatar: “Kıbrıs meselesi hepimizin meselesidir, milletin meselesidir”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, konferansta yapmış olduğu konuşmada, Kıbrıs mevzusu hakkında bilgiler vererek, adanın 350 yıl süresince Osmanlı adası olduğuna dikkat çekti, “Kıbrıs Türk adasıdır” dedi.

‘Kıbrıs meselesi hepimizin meselesidir milletin meselesidir” dedi, bunu ziyaret etmiş olduğu öteki Türk devletlerinde de ifade ettiğini söylemiş oldu.

Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kıbrıs Türklerine uygulanan engelleme ve izolasyonları kınamasının ve Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınma zamanının geldiğini ifade etmesiyle Kıbrıs Türkü’nün elinin güçlendiğini kaydetti.

KKTC’nin Türkiye’den bir tek 40 mil uzaklıkta, Anadolu’nun adeta bir parçası bulunduğunu ifade eden Tatar, asma borularla adaya Türkiye’den su getirildiğini, bu suyun ilerleyen yıllarda petrolden oldukça daha mühim olacağını altını çizdi.

“Türkiye Kıbrıs için basit bir ülke değil”

KKTC ile Türkiye arasındaki bağın ulusal siyasetin ötesinde bir bağ bulunduğunun, KKTC’nin her yönden bağımsızlığı için Türkiye’nin dokunuşlarının öneminin altını çizen Tatar, gelecek günlerde Türkiye üstünden enterkonnekte sistemle adaya elektrik getirilmesinin çalışmalarının yapıldığını, ekonomik toplumsal ve gelecekle ilgili planlama ve programların devam ettiğini kaydetti.

Tatar, Türkiye’nin KKTC için hem anavatan hem garantör devlet bulunduğunu, Kıbrıs için basit bir ülke olmadığını altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türklerinin Kıbrıs Cumhuriyeti’nde eşit kurucu ortak olarak yer aldığını anımsatarak “bugünkü politika de bunun temelidir” dedi.

60 senedir Kıbrıs Türkü’nün devlet sahibi bulunduğunun altını çizen Tatar, “KKTC, Kıbrıs Türk halkının varlığının, bağımsızlığının, hürriyetinin ve her türlü hakkının ifadesidir” diye konuştu.

“KKTC’nin önemi her geçen gün artmaktadır”

Tatar, Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin öneminin her geçen gün daha da arttığını kaydederek, Doğu Akdeniz, Mavi Vatan, hava sahanlığı, Türkiye’nin güvenliği benzer biçimde birçok mevzuda Kıbrıs’ın stratejik önemi bulunduğunu kaydetti.

Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kıbrıs’ta nihai bir çözüm bulunana kadar iki devletin her türlü iş birliği yapılması çağrısını hatırlatarak, bir enerji projesi olan ve hem Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti hem de Cenup Kıbrıs’ın enerji sıkıntısını kökten çözebilecek olan adanın enterkonnekte sistem ile elektrik problemininin çözülmesi önerilerine öteki tarafınca cevap bulamadığını söyledi.

Tatar “Neymiş Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti‘ni tanımıyorlarmış, fakat tanıyacaklar” dedi.

“Minimum onlar kadar meşruyuz”

Kıbrıs Türk halkının egemen bir halk olarak kendi geleceğini atama etme hakkı bulunduğunu ve bu bağlamda 50 seneden fazla federalizm temelinde bir antak kalma için çalışmalarda bulunduğunu belirten, sadece buna karşın Rumların iyi niyet göstermediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, artık federasyon defterinin kapandığını, federasyon temelinde sıfır asker, sıfır güvence, çoğunluğun azınlığı yönettiği, Kıbrıs’tan Türk askerini çekme benzer biçimde zorlamaları olan bir öneriye onay vermelerinin mümkün olmadığını dile getirdi.

Tatar, Kıbrıs’ta iki devletin iş birliği ile bazı işlerin yapılabileceğine işaret ederek, organik kaynakların beraber araştırılması çağrısında bulunmuş oldu. KKTC’nin hafife alınmaması icap ettiğini söyleyen Tatar, “minimum onlar kadar meşru, minimum onlar kadar yapabileceklerimiz vardır” dedi.

“Arkamızda Türkiye Cumhuriyeti vardır bizi kimse yalnız görmesin. Türkiye ile aramızda mukaddes kadim bağlarımız normal olarak pekiştirilmeye devam edecektir” diyen Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin KKTC’yi tanımasının, 100 ülkenin tanımasına karşılık bulunduğunu kaydetti.

Tatar, ulusal bir kıymet olan KKTC’nin Doğu Akdeniz’de Türk dünyasının serhat bekçileri bulunduğunu açıkladı.