Cumnurbaşkanı Ersin Tatar, törende yapmış olduğu konuşmada, Kıbrıs Türk Halkının Kıbrıs’ta varlığını sürdürebilmek için orantısız güçler karşısında kahramanca direndigini ve şehitler verdiğini anımsatarak, Kıbrıs Sulh Harekatı’yla adaya sulh, rahatlık ve itimat geldiğini söylemiş oldu.
Halen daha mezarı olmayan kişilerin bulunduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Yitik Şahıslar Komitesi’nin kayıpları bulmaya ve kimliklendirmeye çalıştığını hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Tatar, Doğu Akdeniz’de Bağımsız Türk devleti olan Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin devamı için birlik ve beraberliğin korunması ve internasyonal camiaya ‘Devletten asla vazgeçilmeyeceği’ mesajının verilmesi icap ettiğini altını çizdi.
Kıbrıs’ta bulunan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kişisel Temsilcisi Angela Holguin’in sivil cemiyet örgütleriyle görüştüğünü ve bazı sivil cemiyet örgütlerinin başka merkezlere hizmet ettigine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, buradaki bağımsızlığı ve iradeyi görmeyerek, Kıbrıs’ta üniter bir devlete gidecek çözüm modelini destekleme ve iradenin Cumhurbaşkanında değil kendilerinde olduğu söylemlerinin yanlış bulunduğunu beyan etti.
Kıbrıs Türk Halkı’nın iradeyi kendi demokrasisi içinde seçimle belirlediğini anımsatan Cumhurbaşkanı Tatar, iradenin, yürütmekte olduğu yeni siyasetin, Türkiye Cumhuriyeti’nin tam desteğiyle Kıbrıs Türkü’nün egemen eşitliği ve eşit internasyonal statü ile bir anlaşmanın parçası olması yönünde bulunduğunu belirtti.
Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin devamlı daim olacağına ve bir antak kalma olacaksa devletin anlaşmanın bir parçası olacağına vurgu icra eden Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye’nin garantörlüğü ve Türk askerinin varlığından
vazgeçilemeyeceğini beyan etti.
Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdogan’ın her platformda Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması çağrısı yaptığını kaydetti.