Cumhurbaşkanı Ersin Tatar panelde yapmış olduğu konuşmada, Kıbrıs Türkü’nün verdiği özgürlük ve varoluş mücadelesinde adamların yanında hanımefendilerin da gerek cephede gerekse cephe peşinde fazlaca mühim görevler üstlendiğini söylemiş oldu.
Kıbrıs Türkleri’nin 1963 senesinde kurucu ortağı olduğu Kıbrıs Cumhuriyet’inden dışlandıktan sonrasında birçok yönetim ve devlet kurduğunu belirten Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, son olarak 40 yıl ilkin Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Doğu Akdeniz’de bir Türk devleti olarak kurulduğunu açıkladı.
Kıbrıs Türkü’nün Doğu Akdeniz’de stratejik, ulusal ve ulusal çıkarların korunması açısından verdiği mücadelenin önemine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin diplomatik olarak tanınmasa da, tanınan bir devletteki tüm kurumlara, demokratik yapıya, mahkeme ve yargıya haiz bulunduğunu söyledi.
Kıbrıs Türkü’ne karşı tarafın boyunduruğu altına gireceği bir çözüm modelinin dayatıldığını aktaran Cumhurbaşkanı Tatar, “Kıbrıs’ı bir Helen adasına dönüştürmek ve Kıbrıs Türkü’nü azınlık yaparak, Türkiye’yi adadan dışlayıp, haklarımızı elimizden almak istiyorlar. Kıbrıs Türkü’nün egemenlik hakları var. Adaya sulh 1974 senesinde geldi. O günden beridir sulh, itimat ve refah içinde yaşıyoruz. Kadınlarımızla beraber asil bir savaşım veriyoruz” ifadelerini kullandı.
Kıbrıs’ta bir antlaşma olacaksa iki devletin ortaklaşa iş ile olacağını özetleyen Cumhurbaşkanı Tatar, bu antlaşmada kuzeydeki Türk devletinin bağımsız ve egemen olacağını kaydetti.
Bayanların düzenlemiş olduğu paneli ve çıkacak neticeleri fazlaca önemsediğine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’ncü, Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 40’ncı yılının hayırlara vesile olmasını diledi.