[ad_1]
Kongreye, CTP Hanım Örgütü Başkanı ve milletvekili Doğuş Derya, CTP Hanım Örgütü MYK üyeleri, Gazimağusa Belediye Başkanı Süleyman Uluçay, Teşkilat Sekreteri ve milletvekili Ürün Solyalı, Mağusa İlçe Başkanı Oktay Kayalp’ın yanı sıra bölge milletvekilleri Erkut Şahali, Teberrüken Uluçay, Şifa Çolakoğlu ile fazlaca sayıda partili katıldı. Kongrede, ülkenin içinden geçmiş olduğu siyasal ve ekonomik süreçler ele alındı. Demokrasi şehitleri ve 6 Şubat’ta kaybettiğimiz evlatlarımızın anısına saygı duruşu ile başlamış olan Kurultay’de, divan başkanlığına Şifa Çolakoğlu, divan üyeliklerine ise Özlem Destenbanoğlu ve Ayşegül Doğruöz seçildi. Divan oluşumunun arkasından konuşmaların yapıldığı kongrede, etkinlik raporunun okunmasının devamında ise organ seçimleri yapılmış oldu ve kurultay tamamlandı.
Derya: İstismar edilen yurttaşlık politikasıyla topraklar el değiştirmeye başladı
Senelerdir kendi kendini yönetme mücadelesi veren Kıbrıslı Türk toplumunun siyasal eşitliğinin, kendi geleceği ile ilgili söz söyleme hakkının gasp edildiğini belirten CTP Hanım Örgütü Başkanı Derya, fazlaca ciddi bir nüfus artışıyla, plansız, kontrolsüz, istismar edilen bir yurttaşlık politikasıyla toprakların el değiştirmeye başlandığına ve mülksüzleşme yaşandığına dikkat çekti. CTP Hanım Örgütü olarak Mayıs ayından beridir bir ülkedeki yaşlıların, engellilerin, hanımefendilerin ve evlatların durumunu gösteren veriler toplandıklarını özetleyen Derya “Tablo asla açıcı değil! Şu anda vatanımızda toplumsal yardım alan ortalama 2 bin yaşlı var. Bu sayının yalnız dörtte biri bakıma muhtaç olsa bu 500 şahıs anlama gelir ve bu ülkedeki toplam hususi ve devlet yaşlı bakım evlerinin yatak kapasitesi 230’dur” dedi.
“İrademiz gökten zembille inmedi, söke söke kazanıldı”
Yurtsever Hanımefendiler Birliği geleneğinden beri bu ülkede tüm baskıya karşın, tüm dezavantajlı koşullara karşın, bu ülkeye tutunan, tırnağını geçiren, başta CTP’li bayanlar olmak suretiyle her insana fazlaca vazife düştüğünü belirten Doğuş Derya, “Biz biliyoruz ki haklarımız ve irademiz hiçbir vakit gökten zembille inmedi. Eşit işe eşit ücret, kürtaj hakkı, kreş hakkı benzer biçimde haklarımız birileri verdiği için olmadı, söke söke alındı. Biz biliyoruz ki bu yol kolay değil. Bizi çaresizliğin içine hapsetmeye çalışıyorlar. Aldıkları emirler doğrultunsa hareket eden, ‘siz ne yapmış olursanız yapın, biz Anayasayı da deler işimize bakarız’ diyen bir hükümet var. Biz bu hükümeti yollayacağız dostlar. 27 Ekim’den itibaren bu memleketin bizlere ilişik bulunduğunu gözlerinin içine baka baka haykıracağız. Bundan dolayı bizim söyleyecek sözümüz, değiştirecek gücümüz var” diyerek sözlerine son verdi.
Solyalı: Hanımefendiler ve gençler yok oluşu daha derinden yaşıyor
Teşkilat Sekreteri ve milletvekili Ürün Solyalı da, devletin yurttaşını bu kadar çaresiz kıldığı, bu kadar yalnız bıraktığı, şemsiyesini üstünden çekmiş olduğu ve aslına bakarsak yok olma noktasında dahi yurttaşına haiz çıkmadığı hatta yoklaştırdığı bir süreç yaşandığına vurgu yapmış oldu. Gençlerin ve hanımefendilerin bu yok oluşu daha derinden yaşadığını söyleyen Solyalı, CTP’nin 27 Ekim’de yok oluşa karşı reddedişi feryat haline getireceğine vurgu yapmış oldu. Mağusa Limanı’nın özelleştirme çabalarına da dikkat çeken Solyalı şöyleki devam etti: “Bir yoklaşma süreci, bir mülksüzleştirme süreci, fakirleştirme süreci. Ekonomik fakirleşmenin yanı sıra demokratik fakirleşmenin de en sert şekilde hissedildiği bir süreçten geçiyoruz. Şimdi artık tüm bunlara karşı sesimizi daha da yükseltme vakti geldi. Bundan sonrasında daha beraber, omuzlarımızın daha sık yan yana ve daha kalabalık şekilde birleşme çağrısı yapıyoruz. 27 Ekim Cuma akşamı, yok oluşa karşı reddedişi feryat haline getirme günü olacak.”
[ad_2]