DOLAR
32,3374
EURO
34,8108
ALTIN
2.390,60
BIST
10.276,88
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
16°C
İstanbul
16°C
Hafif Yağmurlu
Cumartesi Parçalı Bulutlu
18°C
Pazar Açık
20°C
Pazartesi Açık
21°C
Salı Açık
24°C

Çöreğe sevgimizi katıyoruz

Çöreğe sevgimizi katıyoruz
09.12.2023 15:00
11
A+
A-

[ad_1]

Sabah saat 1’e çeyrek kala uyanıp iş başı yaptığını özetleyen Hüseyin Minnoş Fırını sahibi Hüseyin Çörekçioğlu ve eşi “Çöreğe sevgimizi katıyoruz” diyor ve yurt haricinde ödül almalarına karşın devletin ilgi göstermediğinden yakınıyor

Hüseyin Minnoş Fırını sahibi Hüseyin Çörekçioğlu ve eşi Gülfer Çörekçioğlu ile 1928 yılından bugüne Minnoş Fırını, çöreği ve kadayıflarının öyküsünü konuştuk.

Bilhassa Ramazan ayında akla ilk gelenler içinde olan Minnoş çörekleri ve kadayıfının başarısının sırrını, yaptıkları işe sevgilerini katmak ve makine kullanmadan el emeği ile ürünlerini yoğurmak olarak açıklayan Çörekçioğlu çifti, “Fırın işi zor olsa gerek. Emek ister, sabaha karşı 01.00-02.00 şeklinde işe başlarız. Ürünlerimizi sevgiyle hazırlarız sırrımız budur” dedi.

“1928’DEN BUGÜNE …..”

Hüseyin Çörekçioğlu’nun babası Mehmet Salih Çörekçioğlu, fırıncılığa 6-7 yaşlarında dedesinin yanında başlamış, ondan sonra İskele’de salım öğrenmiş, onu yapmış, Lefkoşa’ya ulaştıktan sonra Lozan Sokak’ta 1928 senesinde Minnoş Fırını’nı açmış.

Çörekçioğlu, babasının sesinin oldukça güzel bulunduğunu, şarkı söylemeyi sevdiğini, devamlı söylediği “Minnoş” adlı şarkının lakaba sonrasında da fırının ismine kadar uzandığını söylemiş oldu.

Hüseyin Çörekçioğlu, 1982 senesinde babasının yanında fırıncılığa başladığını, babasıyla 1990’lı yılların başına kadar beraber çalıştıklarını dile getirerek, babasının emekli olmasıyla fırını işletmeye devam ettiğini belirtti.

“SEVGİMİZİ KATIYORUZ..MAKİNEYE GEÇMEDİK”

Hüseyin Minnoş Fırını’nda eşi Gülfer Çörekçioğlu ve kızının da yardımıyla işlerini sürdüren Çörekçioğlu, bilhassa Ramazan döneminde Minnoş Çöreğine ilginin arttığını dile getirdi.

Çöreğin sevilmesinin nedenini sorduğumuzda Çörekçioğlu, “Bundan dolayı çöreğe sevgimizi katıyoruz. Burada işimizi sevgiyle yapıyoruz. Bir de doğal çöreğe eklediğimiz baharatlarımız var.” dedi.

Gülfer Çörekçioğlu da üretimde makineye geçmediklerini, elde çalıştıklarını, bunun da çöreğin tadını etkilediğini söylemiş oldu.

Minnoş Çöreğinin kendine özgü şeklinin babası tarafınca tasarlandığını özetleyen Hüseyin Çörekçioğlu, “Babam işine aşıktı. Oldukça sevmiş olarak yapardı. Çöreği de kalp şekline benzetti. Bu kadar sevilmesinde, onun işine gösterdiği sevgi ve özenin büyük katkısı var” dedi.

ÇÖREK Mİ, PİDE Mİ?

Çörekle Ramazan pidesini karşılaştırmanın doğru olmadığını, ikisi içinde büyük farklar bulunduğunu söyleyen Çörekçioğlu, pidenin, çöreğin satışını etkilemediğini belirtti.

EKMEK KADAYIFINA ULUSLARARASI İLGİ

Ekmek kadayıfının da oldukça sevildiğini, Avustralya, İngiltere, Kanada, Hollanda şeklinde ülkelere de satışının yapıldığını özetleyen Çörekçioğlu, bilhassa Ramazan döneminde satışların arttığını söylemiş oldu.

“HELLİM, ÇAKISTEZ, HELVA VE ESKİ KAŞAR’LA GÜZEL GİDER”

Minnoş çöreğinin, helva, eski kaşar, hellim, çakıstez ile beraber yenebileceğini söyleyen Çörekçioğlu, çöreğin Kıbrıslılar içinde mahalli ve geleneksel bir lezzet bulunduğunu Ramazan ayında Lefkoşa’nın çeşitli yerlerinde kurmuş oldukları stantlarda da satış yaptıklarını söyledi.

“BU KÜLTÜRÜ YAŞATMAYA ÇALIŞIYORUZ”

Gülfer Çörekçioğlu, “Stantlarda satış, artık geleneksel hale gelen çöreği yaşatmak, yeni nesillere aktarmak için yaptığımız bir uygulama. Aslına bakarsak bizim için oldukça zor olsa gerek fakat bu kültürü yaşatmak, devam ettirmek için zorluğu göze alarak devam ettiriyoruz” dedi.

“BİZ TATİLE GİDEMİYORUZ AMA YENİ NESİL RAHATA ALIŞTI”

Fırıncılığın oldukça zor, oldukça emek isteyen bir iş bulunduğunu dile getiren Hüseyin Çörekçioğlu, yeni neslin rahata alıştığını, ciddi emekler harcamayı gerektiren işlere ilgi göstermediğini söylemiş oldu.

Çörekçioğlu, “Sabah saat 1’e çeyrek kala uyanır, iş başı yaparım. Toplumsal yaşantımız yoktur. Mesleğimiz devamlılık gerektirir. İşi kapatıp tatile gidemeyiz.” diye konuştu.

DEVLET İLGİ GÖSTERMİYOR”

Devletin kültürel ürünlerin tanıtımına kafi ilgisi ve desteğinin olmadığını dile getiren Çörekçioğlu, ürünleri olan ekmek kadayıfının yurt haricinde festivallerde ödül aldığını sadece başarılarının onore edilmediğini, devletin ilgi göstermediğini söylemiş oldu.

[ad_2]

Kaynak: halkinsesikibris Haber Sitesi

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.