“Yürütülen politika, Rauf Raif Denktaş’ın vasiyetidir”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar törende yapmış olduğu konuşmasında, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın bu topraklarda doğup yetişmiş, dehası, kıvrak zekası, eğitimiyle bu küçücük adanın sınırlarını aşmış bir cemiyet lideri bulunduğunu altını çizdi.  
 
Denktaş’ın oldukca iyi bir hukukçu, hem de bir mücahit olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Denktaş’ın hem TMT’nin kurucularından bulunduğunu, hem Erenköy’de mücahitlerin yanında bulunduğunu,  gerektiğinde yaşamını tehlikeye atarak kayıkla Kıbrıs’a çıktığını ve Rumlar tarafınca hapse atıldığını, endişelerle dopdolu bir yaşam yaşadığını söylemiş oldu.
 
Cumhurbaşkanı Tatar, Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’ın tarihe, son olarak Türk devletini kuran Türk büyüğü olarak geçmiş olduğu düşüncesini dile getirerek, Denktaş’ın 1983’te Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni duyuru ederken söylediklerine atıfta bulunmuş oldu.
 
Konuşmasında Denktaş’ın “Bu Şimal Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsızlık mücadelesidir. Gelinen aşamada Türkiye’nin de desteğini alarak onu duyuru ederken bağımsızlığımız, bütünlüğümüz, hürriyetimiz ve bu topraklarda Kıbrıs adasında hiçbir süre öteki halkın boyunduruğu altında yaşayamayacağımıza yönelik haykırışımızdır” sözlerine değinen Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkının 1960 anlaşmalarında Kıbrıs Cumhuriyeti’nde kurucu ortak olarak yer aldığını anımsattı.

Kıbrıs Türk halkının kurucu ortağı olduğu Kıbrıs Cumhuriyeti’nde Denktaş’ın hukukçu kimliğinin oldukca mühim bulunduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, o anlaşmalarda Türkiye’nin etkin ve filli garantörlüğü ile tek taraflı müdahale hakkının bulunmasının önemine değindi.
O dönemde yaşananları ve Denktaş’ın katkılarını aktaran Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 20 Temmuz 1974’te Türkiye Kıbrıs’a müdahalesini gerçekleştirirken ve ondan önceki süreçte Denktaş’ın hizmetlerinin unutulmaması icap ettiğini kaydetti.
 
Denktaş’ın Türk askerini adaya getiren insan olarak bilinmek istediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, 1983’te kurulan KKTC’nin temelinde bağımsızlık, özgürlük ve özgürlük mücadelesi bulunduğunu söylemiş oldu.
 
Şu anda kendilerinin yürütmekte olduğu siyasetin, Denktaş’ın vasiyeti bulunduğunu, ne egemenlik, ne de devletten vazgeçilebileceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Denktaş’ın Türkiye sevgisi, Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlılığı, her hal ve şartta Anadolu halkı ile Türkiye askerine duyduğu hürmetin önemine işaret etti.
 
Cumhurbaşkanı Tatar, zor günlerde, Türkiye’nin kendi içindeki bazı sıkıntılı durumlarında bile desteğini görebilmenin, Denktaş benzer biçimde bir liderin saygınlığı, milletine olan bağlılığı, inançlı duruşu yardımıyla bulunduğunu altını çizdi.
 
Kıbrıs Türk halkının Türkiye Cumhuriyeti’nin tam yardımı ile bu süreçleri yürüttüğünü, Türkiyesiz bu süreçlerin yürütülemeyeceğini ve Kıbrıs Türk halkının adadaki varlığını koruyamayacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Mutlak suretle Türkiye’nin garantörlüğü ve Türk askerinin adadaki varlığı caydırıcı bir güç olarak devam edecektir. Bir antak kalma olacaksa mutlak suretle egemenlik temelinde olacaktır. Onun için yeni siyasetin, egemen eşitlik ve eşit internasyonal statüde olması gerekiyor. Bu Denktaş siyasetinin bir devamıdır” dedi.   
 
KKTC’nin tanınma dönemin geldiğini, engelleme ve izolasyonların kalkması icap ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkının çeşitli değişik ülkelerde, ekonomik, toplumsal, siyasal bağlamdaki tüm aşamalardan bir an ilkin geçmesi icap ettiğini kaydetti.
 
Filistin ve Gazze’de yaşananlara dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, orada yaşanmış olan vahşete tanıklık edildiğini, Anavatan Türkiye, Kıbrıs Türk halkının yardımına gelmeseydi, o günlerin burada da yaşanacağını söylemiş oldu.   
 
Filistin’in bir anavatanı, garantör ülkesi bulunmadığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Denktaş’ı, rahmet, hasret ve minnetle andığını söylemiş oldu.