“Üst Kurul’un ‘okullar açılabilir’ kararından haberimiz yoktu”

Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu’nun ‘okullar açılabilir’ açıklamasından Eğitim Bakanlığı olarak ‘haberleri olmadığını söyleyen Eğitim Bakanı Olgun Amcaoğlu, “Sıhhat Bakanı ameliyat olmuştu, ulaşamadık. Müsteşarını da aradık, ulaşamadık ve açıkladılar” şeklinde konuştu…

Fayka Arseven Şahıs

Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu’nun ‘okullar açılabilir’ açıklamasından Eğitim Bakanlığı olarak ‘haberleri olmadığını da söyleyen Eğitim Bakanı Olgun Amcaoğlu, “Sıhhat Bakanı ameliyat olmuştu, ulaşamadık. Müsteşarını da aradık, ulaşamadık ve açıkladılar” şeklinde konuştu.

Ulusal Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu, “hususi okulların açılması, bilimsel niteliği olan takvimi, müfredatı Eğitim Bakanlığı’na bağlı” dedi “Sadece bugüne dek hususi okullar asla denetlenmedi” açıklamasında bulunmuş oldu.

Bakan Amcaoğlu, “Denetlenmedi fakat denetlenmeye başlandı. Uymayanlara da gerekenleri yapacağız. Burası kimsenin ‘saldık çayıra mevram kayıra’ diyeceği bir yer değildir” vurgusunda bulunmuş oldu.

2020-2021 Eğitim Yılı’nın tamamlanmak suretiyle bulunduğunu kaydeden Amcaoğlu, yeni eğitim yılının 4 dönem ve yoğunlaştırılmış müfredat olarak planlandığını deklare etti.

Eğitim çalışanlarının aşılanmadan okulların karşı karşıya eğitime açılmasına halen karşı bulunduğunu ifade eden Amcaoğlu, “Hala daha aynı şeyi söylerim; asla kimsenin hayatıyla ilgili risk almam. Öğretmenleri aşılamadan eğitim açılmayacak. Açılanları gördük” ifadelerinde bulunmuş oldu.

Bu hafta Eğitim Bakanı Olgun Amcaoğlu ile eğitimdeki sıkıntıları ve yaşananları konuştuk.

Bakan’ın açıklamalarından satır başları:

*2020-2021 yılı Eğitim Yılı tamamlanıyor.

*Sıhhat Üst Kurulu’nun “okullar açılabilir” kararından Eğitim Bakanlığı’nın haberi yoktu.

*Eğitim çalışanları aşılanmadan karşı karşıya eğitim açılmaz.

*Mezuniyet belgesi törenleri karşı karşıya yapılacak.

*Tüm yerleştirme sınavları karşı karşıya gerçekleşecek.

* 2021-2022 Eğitim Yılı 4 dönem olarak planlanıyor. İlk dönem 6 Eylül’de başlıyor.

*Karşı karşıya eğitimin yanı sıra akşamüzeri online eğitim tasarlanıyor.

*Müfredatta değişim yapılacak, yoğunlaştırılmış müfredata geçilecek.

* Hususi okulların açılması, bilimsel niteliği olan takvimi, öğretmenleri, müfredatı Eğitim Bakanlığı’na bağlı.

* Sadece bugüne dek hususi okullar asla denetlenmedi.

• YENİDÜZEN: Sıhhat Üst Kurulu, ‘okullar açılabilir’ dedi, siz Eylül’ü işaret ettiniz. Bu karar istişare içinde alınmadı mı?
• AMCAOĞLU: Bizim Sıhhat Üst Kurulu’ndan talebimiz, etütlerin, yaz okullarının açılmasıydı. Bu sebeple her yer açılıyor. Bir etüttün, dershanenin açılmaması bana bakılırsa de abesle iştigaldi. Biz raporlar eşliğinde plan programlarımızı yapıyoruz fakat karar merci Sıhhat Üst Kurulu’dur. Biz yetkili makamların da onayını alarak 2020-2021 eğitim yılı eğitimini sıhhatli bir halde tamamlamak isteriz. Doğrusu biz yalnız kendi başımıza oturup karar vermedik; 12 Haziran’da kolej imtihanı yapalım, ya da öteki sınavları. Bu tarz şeyleri hep yetkili sendikalarla bilimsel niteliği olan takvimde çalıştık.
  Hatırlarsanız 2020-21 yılını 3 döneme ayırmıştık. Son olarak geldiğimiz noktada 3’ncü devrin tamamlanmasıyla ilgili 12’nci sınıflarda internasyonal sınavlara girecek olanlarla yada öteki sınavların kesinlikle karşı karşıya olması yönünde görüş birliği vardı. Bu mevzuda da bir sorun yaşanmadı. 6’ncı sınıftan 11’nci sınıfa kadar da karşı karşıya sınavların yapılmasının koşulları zorlandı, 28 bine yakın PCR ve antijen testi ihtiyacı ortaya çıktı. Sıhhat Bakanlığı Perşembe ve Cuma günü meydana getirilen bu testleri yapamayacaklarını söylemiş oldu. O süre da B planına geçtik.
  B planında da 3’ncü devrin sonuçlandırılması için ya öğretmen öğrenciye proje verecekti ya online imtihan yapacaktı ya da ödev verecekti. Ona bakılırsa de öğretmen değerlendirmesini yapacaktı.
  Orta eğitimde online eğitime katılım oranı yüzde 86 civarında. Biz öğrencilerin alt yapı eksikliklerini de giderdik. Orta eğitimde kanaat notu olmadığı ve bitirme notunun ortaya çıkması için gerekenleri yaptık. 30 Mayıs’a kadar tamamı tamamlanacak.
  Hijyen ve toplumsal mesafe sağlanmak koşuluyla mezuniyet belgesi törenleri de karşı karşıya olacak. Yerleştirme sınavları da karşı karşıya olacak. Onlarla ilgili tedbirler de alındı. Hatta ve hatta bir talihsizlik yaşayıp, zor duruma düşen öğrenciler için de ayrı derslik açılacak. Hem üniversite hem de kolej ve öteki yerleştirme sınavlarında. Biz sonuna kadar şansımızı kullanacağız. Öğrencilerin fırsat eşitsizliği noktasındaki sıkıntıları aşacağız.
   
• YENİDÜZEN: Oldukca tartışıldı, eleştirildi, “öğretmenleri aşılamadan okulları açmam…” açıklamanız. Ve  öğretmenler aşılanmadı, karşı karşıya eğitim bu yıl olmadı.
• AMCAOĞLU: Hala daha aynı şeyi söylerim; asla kimsenin hayatıyla ilgili risk almam. Öğretmenleri aşılamadan eğitim açılmayacak. Açılanları gördük. Cenup Kıbrıs, Türkiye okulları açtı, kaos oldu. Biz tüm eğitim çalışanlarını yaş ve risk faktörüne bakılırsa ayırdık. 45 yaşın üstü için 2 bin 368 aşıya gereksinim vardır. Geçen hafta 30 yaşın üstündeki eğitim çalışanların da listesini Sıhhat Bakanlığı istedi, ilettik. AstraZenaca aşısı olabilecekleri yönünde davet yapılmış oldu. Şimdi Türkiye toplamda 270 milyonluk aşı anlaşması yapmış oldu. Bugüne dek Türkiye’den 140 bin, Cenup’den 30 bin 750 doz aşı geldi. Eylül ayına kadar okullarda aşıyla ilgili sorunumuz olmayacak anlamına gelir.
   
• YENİDÜZEN: Şu an aşılanmamış olan oran nedir?
• AMCAOĞLU: Belli bir noktadan sonrasında tamamen öğretmen ve okul çalışanlarına aşı da öncülük tanınacak ki Eylül ayında okullar aşısız açılmasın, risk taşımadan açılsın.
  472000 sayılı Teşvik Yasası ile tam 21 senedir eğitim bu ülkenin armadasıdır. 6 milyar dolarlık katma kıymet yaratan bir sektörün başıdır.
  Yükseköğretimde bu yıl 85 bin öğrenciyi geçeceğiz. Bir tek 71 bin 556 yabancı uyruklu talebe geçtiğimiz güne kadar 2021-2022 yılı muhaceretini tazeledi. Mahalli 13 bin 500’e yakında kendi öğrencimiz vardır. Bu da 85 bin kusur etken talebe anlamına gelir.
  Geçtiğimiz hafta geçen Muhaceret Tüzüğü Yasası ‘talebe affını’ da içeriyordu.
  Bana sordular; “103 bin talebe kayıtlı. 82 bin talebe var. Öteki öğrenciler nerede?” Öteki öğrencilerin nerede bulunduğunu öğrenebilmek için biz onlara 2-3 aylık süre vereceğiz. Sisteme kayıt olanları ‘etken talebe’ kapsamına alacağız, diğerlerini deport edeceğiz.
  Bu ülkede öğrenciler işlemesin demiyorum. Tüm ülkelerde öğrenciler hem okur hem işler. Doğru olan da budur.
  Fakat bu ülkede talebe olarak kaydını yaptırıp ortadan kaybolanları saptamak istiyoruz.
  Kriminal suçlardan bahsediliyor. Ocak’tan bu yana 73 talebe kriminal suça karıştı. Bunların içinde 1-2 tanesi ağır nitelikli suçtur. 17’si Afrika kökenli talebe, 14 TC, 13 KKTC vatandaşı öğrencisidir. Sanki bu ülkede 60 bine yakın talebe var ve kabahat unsurunun en büyük grubunu oluşturur. Bu ülkenin kurtuluşu ta ilk başından beri yüksek tahsil, gezim arkasından altına yayılan ufak ve orta ölçekli binlerce işletmedir. Siz bugün yüksek öğrenimi açmaz, turizmi hareketlendirmezseniz o sizin ufak yada orta ölçekli işletmelerinize girecek birini bulamazsınız. Bugün Arasta, Lokmacı ve öteki esnaflar asla bu kadar sorun yaşamadı. Bugün Lefkeli öğrenciyi karşı karşıya eğitime getirmiş olsaydık Lefke esnafı asla sorun yaşamazdı. Aynı şey öteki bölgeler de ilgilendiriyor.
  Doğrusu Maliye Bakanlığı’ndan da fazlaca daha mühim bir görevdeyim şimdi; Eğitim Bakanlığı’nda. Tüm eğitim camiamsı ile 155 bin 500 kişiden bahsediyorum. Harekete geçtiğimiz anda yada okulları açtığımız anda onlara kaliteli eğitimi sağlayabileceğimiz eğitimden bahsediyorum. Bunun ne kadar mühim bulunduğunu bilen biri olarak öncellikle eğitimin kalitesi için karşı karşıya eğitimin üstünde duruyorum. Evlatların da toplumsal bir varlığa dönüşebilmesi ve kaliteli bir eğitim alması için bizim yegane görevimiz karşı karşıya eğitimin koşullarını sağlamaktır.
•  
• YENİDÜZEN: Online eğitime katılım oranını biliyoruz da bunun ne kadar kaliteli olduğu noktasında bir emek verme yapılmış oldu mu?
• AMCAOĞLU: Spesifik bir araştırma yoktur fakat eğitim uzmanlarının konuşmalarını fazlaca dikkatle dinliyorum. Biz bazı uygulamalı olan fakültelere getirdiğimiz öğrencileri maalesef bazı akademisyenler geri gönderdi.
  Bizlere uzmanlar diyor ki; yalnız uygulama fakülteleri değil tüm eğitim karşı karşıya olmak zorundadır. 1-2’nci sınıftaki okuma yazmayı, matematiği online öğretemezsiniz. Damar yolu açmayı online öğretemezsiniz.
   
• YENİDÜZEN: 4 dönemlik eğitim yılından bahsettiniz sadece detay vermediniz. Nedir gelecek senenin planlaması?
• AMCAOĞLU: Bir ham çalışmadır. Birkaç gün içinde de yetkili sendikalarla görüşülecek.  İlk dönem 6 Eylül’de başlamış olacak 28 Ekim’de bitecek. Daha netleşmeden fazlaca fazla bir şey söylemek istemiyorum.

 “Eğitimde asla 9 Mart öncesine dönemeyiz”

• YENİDÜZEN: 2021-2022 eğitim yılının daha uzun olması planlanıyor mu?
• AMCAOĞLU: Eğitimin ne süre sonlanacağı yasa ile belirlemiştir. Fakat ‘bu şekilde yazıldı bu şekilde olacak’ diye bir şey yok. Gerekirse mevzuatlardaki değişimler yapılacaktır. Yeni normaller üstünden planlamaları yapmış olup yeni eğitim müfredatları ile beraber eğitime yön vermek zorundayız. Online eğitim asla karşı karşıya eğitimin yerini tutamaz. Karşı karşıya ve karma şekilde online eğitimle desteklenmiş eğitimi planlamak zorundayız. 9 Mart 2020’nin öncesine artık asla dönemeyiz. O dönemdeki müfredat ve bilimsel niteliği olan takvim ile yeni süreci yapamayız. Biz yalnız başımıza bakanlık olarak yalnız bizim söylediklerimizin doğru bulunduğunu söyleyenlerden değiliz. Hepimiz fikirlerini söylesin. Sorunları ve çözüm önerileri ile ortaya koysun. Son karar da ortak bir aklın sonucu olsun. Hepimiz de bunu sahiplensin. Eğitim yalnız benim sorumluluğumda olan bir şeymiş benzer biçimde görünür fakat ben öğretmenin konsantrasyonunu sağlayamazsam, alt yapı yatırımı yapmazsam olmaz. Öğretmenlerimiz başarılıdır ve inancım odur ki fırsat eşitsizliğinin yegane sebebi alt yapıdaki eksikliktir.
  Devletin de özelin de öğretmenlerine aynı şartları sunabilirsek pandemi döneminde sıhhatli ortamlarda ders vermelerine olanak sağlarsak hepsi aynı başarıyı gösterecektir.

“Sendikalar ucube gösterilebilir fakat ben memnunum”

• YENİDÜZEN: Gene bir pandemi olursa yada aksilik olursa yada sendikalar ile anlaşamazsanız B planı nedir?
• AMCAOĞLU: Bir kere ben sendikalardan memnunum. Birileri ucube olarak izah edebilir, kendi içlerinde problemler yaşayabilirler ben o mevzulara karışmam. Fakat ben bilhassa şu an ki yönetiminden sendikanın fazlaca memnunum. Ben tüm bakanlık görevlerimde hiçbir süre sendikaları itibarsızlaştırmadım.
  Pandemi olsa da seyreltilmiş eğitim sistemine geçmiş olsak bile sınıfların 20 kişilik alt yapıya kavuşturulması gerekmektedir.
  Pandemide dünyada yüzde 42 oranındaki okul kapanmış oldu. Ötekiler eğitime seyreltilmiş olsa bile devam etti.
  Biz kendi eksikliklerimizi tamamlayıp pandemilerde eğitimi kapatmadan karşı karşıya sürdürmenin şartlarını yaratmalıyız.
  Bugün de eğitimde yaşanmış olan sıkıntıları yalnız ben değil, sokaktaki insanoğlu bilir. O telafisi olanaksız denilen noktadaki beklentileri gidermeliyiz.
   
• YENİDÜZEN: En büyük eleştirilerden birini de yaza okullarının olmayacak olması. Niçin?
• AMCAOĞLU: Mevzuat var. Mevzuatta derslerin yada bilimsel niteliği olan takvimindeki derslerin ne kadar uzatılabileceği fazlaca nettir.
   
• YENİDÜZEN: Pandemi sürecinde bu kuralların değişmesi mümkün değil miydi?
• AMCAOĞLU: Yasaları değişmeniz gerekir. Fakat biz bunun daha da iyisini hayata geçirmeye çalışıyoruz. 6-7 Eylül’de başlamış olacak olan eğitim senesinde yoğunlaştırılmış eğitim dönemlerinde yoğunlaştırılmış müfredatla telafisi olanaksız benzer biçimde görünen kayıpları telafi etmeye çalışacağız. Doğrusu sabahtan öğlene kadar eğitim öğleden sonrasında bir ara online eğitimle pekiştirme…
   
• YENİDÜZEN: Online eğitimi de katarak tam gün eğitim mi planlanıyor?
• AMCAOĞLU: Şimdi aslına bakarsanız bakmış olduğunuzda öğretmenlerimiz tam gün eğitimde. Sabah başlayıp akşama kadar ders vermeye çalışan öğretmenlerimiz çoğunlukta.
   
• YENİDÜZEN: Sendikalarla devamlı görüyor musunuz?
• AMCAOĞLU: Geçen gün Sıhhat Bakanlığı’nın yapmış olduğu açıklamada sendikalardan ‘niçin bizim haberimiz yok’ diye sitem geldi. O karardan benim de haberim yoktu. Eğitimin açılmasını talep ettik bilhassa etüt merkezleri, yaz okulları, dershanelerle ilgili yazılı talebimizi yaptık. Sıhhat Bakanı ameliyat olmuştu, ulaşamadık. Müsteşarını da aradık, ulaşamadık ve açıkladılar. Bizim için sorun yok. Bu sebeple bizim hazırlıklarımız tamamdı. Onlar deklare etti Cuma günü, ikimiz de geçtiğimiz gün toplantımızı yaptık. Tüm her şeyi halkımızla paylaştık.
   
• YENİDÜZEN: Türkiye’den maarif okullarının okul açmasıyla ilgili münakaşa yaşandı. Nedir yaşananlar?
• AMCAOĞLU: Tabiat Koleji ile ilgili de aynı tartışmalar yapıldıydı. Bu süreci anlatmak gerekirse 20 Haziran 2017 tarihinde Türkiye Maarif Vakfı Eğitim Kurumları’nın tescil edilmesi için yetkililer tarafınca Firmalar Mukayyitliğine isim başvurusunda bulunulmuş oldu. Kendilerine tecim sicili verildi. Peşinden Türkiye Maarif Vakfı Eğitim Kurumları’nın hayır kurumu olarak duyuru edilmesi 21 Ağustos 2017 geçmişine denk gelir. Süreç bu şekilde gelişirken aynı kurum Ulusal Eğitim Bakanlığı’na 17 Ocak 2020’de bir yazı yazıp ilgili isimle ilgili tescil noktasında müracaat yapmış oldu. 6 Şubat 2020’de de Eğitim Bakanlığı ‘ilgili tüzük kapsamında değişik bir isimle müracaat edilmesi halinde hukuki anlamda bir sorun doğurmayacağı düşünülmektedir” diye yazı verdi. Doğrusu özeti Türkiye Maarif Vakfı isminin Millî Eğitim Bakanlığı’mıza bağlı Türk Maarif Koleji, Mustafa Kemal Atatürk Maarif Anaokulu ve bunlar benzer biçimde kurumlarımızın benzer adları taşıması sebebiyle mümkün görülmediği isim değişikliği yapılması mevzusunda da sakıncanın olmadığı net bir halde ilgili Türkiye Maarif Vakfı yetkililerine bildirildi.
  Onlar da 6 Temmuz 2020 tarihinde tekrardan başvurur ve Türkiye Maarif Vakfı Internasyonal Eğitim Kurumları A.Ş diye isim değiştirerek bu mevzuda tescille ilgili talepte bulunur. O talepte bulunurken de Tuzla’ya bir ilköğretim okulu yapımı ki yapılmış oldu, Girne Ozanköy’e eğitim kampüsü yapılması Lefkoşa’ya da anaokulun inşaatın yapılmasıyla ilgili düşünceleri olduğu yazılmıştır. 30 Aralık 2020 tarihinde Firmalar Mukayyitliği Baş Mukayyit Olgun Yetişmiş’in, Bakanlığa yazmış olduğu yazısı var. “İlgili yazıya mevzu yabancı firmanın yabancı şirket olarak tescil edilmesinde mukayyitlik açısından bir sakınca bulunmamaktadır. Sadece bakanlığınız ve Bakanlar Kurulu tarafınca da pozitif yönde bulunması halinde tescilin tamamlanabileceği hususunda tarafınıza saygılarımla arz ve rica ederim” denildi. Ikimiz de herhangi bir sakınca bulunmamaktadır yanıtını verdik.
  Bunu niye yazdık? 1186 sayılı Ulusal Eğitim Yasası’na binaen tüm okullarla ilgili izinleri Ulusal Eğitim Bakanlığı verir. Bu okullardaki tüm istihdamlar bakanlığın verdiği izinlere istinaden yapılır. Eğitim de Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın açıklamış olduğu müfredata bakılırsa yapılır. Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın belirlediği bilimsel niteliği olan takvime de uymak zorundadırlar. 271 okulun 115 tanesi özele ilişkin okullardır. 5 bin 864 öğretmenin tamamı müfredata ve bilimsel niteliği olan takvime uymak zorundadır.
  420 geçici öğretmen istihdam edildi. Bu ülkedeki işi olmayan öğretmeni görüyorsunuz. O nedenle okullara da en önce ülkemizdeki öğretmenler istihdam edilecek. Bundan da kimsenin şüphesi olmasın. Benim bu konudaki duruşum fazlaca nettir.
   
• YENİDÜZEN: Bugüne dek hususi eğitim veren kurumlar denetlendi mi?
• AMCAOĞLU: Bakan olduğumda sormuş oldum; bugüne dek hususi eğitim kurumlarına gidip denetim yapılmış oldu mu? Yok. Denetmenlere niçin yapılmadı diye sormuş oldum; 5 bin 864 öğretmen kimin öğretmenidir, devletin öğretmenidir.  Şimdi denetimlere başlandı.
   
• YENİDÜZEN: Bugüne dek şu demek oluyor ki hiçbir hususi okul denetlenmedi mi?
• AMCAOĞLU: Denetlenmedi, denetlenmeye başlandı. Uymayanlara da gerekenleri yapacağız. Burası kimsenin ‘saldık çayıra mevlam kayıra diyeceği bir yer değildir. Denetim var ise kalite vardır. Denetim var ise doğruluk, dürüstlük, hakkaniyet vardır.