Eğitim Beklemez İnisiyatifi, “ülkemizdeki veriler gösteriyor ki okullar lüzumlu denetimler ve düzenlemeler yapıldığı sürece, çocuklarımız için en güvenli yerlerdir” açıklamasında bulunmuş oldu.
Eğitim Beklemez İnisiyatifi tarafınca meydana getirilen açıklamada, “son günlerde tekrardan değişik mecralarda dile getirilmeye başlanan “okullar kapanacak” dedikodularının kaygı verici olduğu, evlatların sıhhat ve eğitim haklarını korumanın yolunun, yetişkinlerin covid-19 pandemisiyle mücadelede lüzumlu önlemleri alması ve karar vericilerin denetim ve önlemleri artırmasıyla sağlanabileceğinin unutulmaması gerektiği” vurgulandı.
Açıklamada, “Hepimiz görevlerimizi yerine getiremedik diye evlatları cezalandırma hakkımız yoktur” denildi.
İnisiyatiften meydana getirilen açıklamada, olay sayılarında yaşanmış olan üstün dereceli artışa karşın, 0-19 yaş arası bulaş oranı okullar açılmadan ilkin yüzde 2 iken okullar açıldıktan sonrasında haftalık kontrol zorunluğuna karşın halen yüzde 24 civarında olduğu ve oransal olarak hafifçe bir artışla seyrettiği açıklandı. Okulların açık bulunmuş olduğu 10 hafta içinde pozitif talebe sayısı oranının hiçbir hafta toplam talebe nüfusunun 1000’de 5’ini geçmediği de vurgulandı.
“Ülkemizdeki veriler gösteriyor ki okullar lüzumlu denetimler ve düzenlemeler yapıldığı sürece, çocuklarımız için en güvenli yerlerdir” denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Aylardır sürdürülen etkinlikler, konserler, toplantılar, kurultaylar ve eylemler pandemi yokmuşçasına devam ederken ve hiçbir şekilde tartışılmazken; her fırsatta tek probleminin okullar benzer biçimde algılanması ve okula gitmeyince evlatların güvende olacağının düşünülmesi akıl ve bilim dışıdır! Okullarda yaşanmış olan aksaklıkların giderilmesi için ivedilikle adım atılması kuşkusuz oldukça önemlidir; sadece, kitlesel olarak okulların kapatılması, olay sayılarını azaltmayacak, aksine evlatlarımızın oldukça daha çok ve çeşitli tehditlerle karşı karşıya kalmasına niçin olacaktır. Evlatlarımızın hasta olmasını istemiyorsak, ivedilikle Adapass uygulamasının etken kullanımı sağlanmalı, aşılanmanın eksiksiz ilerlemesi için adımlar atılmalı ve esas bulaş deposu olan evlerimizin güvenli ortamlar haline gelmesine odaklanılmalıdır. Unutulmamalıdır ki eğitimde kaybedilen tek bir günün dahi ülkemizin geleceğine negatif tesirleri olacaktır. Bu anlamlı günde çocuk haklarının en önemlilerinden birisi olan modern ve eşit eğitim hakkı her şeyden daha çok önemsenmelidir. Salgını önleyici önlemlerin alınması ve uygulanması ise evlatların değil biz velilerin, yönetenlerin ve eğitimcilerin görevidir ve hepimiz görevlerimizi yerine getiremedik diye evlatları cezalandırma hakkımız yoktur”