Dörtlü Koalisyon Hükümeti’nde, devrin Eğitim Bakanı Cemal Özyiğit’in onay vermediği, Türkiye’de etkinlik gösteren Türkiye Maarif Vakfı’nın ülkede okul açmaya yönelik girişimi, UBP-DP-YDP Azınlık Hükümeti ile tekrardan gündeme geldi
Vakıf, okul öncesi eğitimden yükseköğretime kadar eğitim kurumları açmayı planlıyor, Türkiye Maarif Vakfı Kariyer Takip ve Rehberlik sistemiyle ‘kariyer planlaması’ yapmayı hedefliyor.
Vakfın talebi, ilkin eski bakan Nazım Çavuşoğlu, şimdi de Olgun Amcaoğlu döneminde konuşulmaya başlandı, talepler yazılı olarak iletildi.
Kıbrıs’ta ‘Maarif’ isminde okullar bulunduğunun anlaşılması sonrası ilgili vakıf, Firmalar Mukayitliği’ne müracaatta bulunarak, ‘Maarif Internasyonal Kurumları A.Ş’ adını aldı
Eski Eğitim Bakanı, TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit: “Türk Maarif Vakfı’nın okul açması Eğitim Bakanlığı’nı dönem dışı bırakmak anlama gelir”
“İlahiyat Koleji benzeri bir okul yapmak istemişler, karşı çıkmış, bundan dolayı de Ankara ile ciddi görüş ayrılığı yaşamıştık.”
Eğitim Bilimci, Kıbrıs Eğitim Araştırmaları Birliği(KEAB) Başkanı Salih Sarpten: “Öğretim anlayışları ne olacak?”
Eğitim Bilimci Kemal Akkan Batman: “Bu şekilde bir eğitim ihtiyacını kim belirledi?”
KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil: “Amaç, okul açmak değil, AKP örgütlenmesidir”
KTOEÖS Başkanı Ozan Elmalı: “Okul ihtiyacı vakıf vasıtasıyla değil, devlet kontrolünde yaşam bulmalı”
CTP Genel Sekreteri Erdoğan Sorakın:“Bu okulların ne maksatla kurulacağı mühim”
Ayşe GÜLER
Dörtlü Koalisyon Hükümeti’nde, devrin Eğitim Bakanı Cemal Özyiğit’in onay vermediği “Türk Maarif Vakfı” eğitim faaliyetleri UBP-DP-YDP Azınlık Hükümeti’nde tekrardan gündeme geldi.
Vakıf, okul öncesi eğitimden yükseköğretime kadar eğitim kurumları açmayı planlıyor, Türkiye Maarif Vakfı Kariyer Takip ve Rehberlik sistemiyle de ‘kariyer planlaması’ yapmayı hedefliyor.
Vakfın talepleri, ilkin eski bakan Nazım Çavuşoğlu, şimdi de Olgun Amcaoğlu döneminde tekrardan canlandırıldı, yazışmalar yapılmış oldu.
67 ülkede etkinlik sürdürerek, 44 ülkede eğitim kurumları yer edinen vakfın, 17 Ocak 2020’de devrin Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’na okul öncesi eğitimden yükseköğrenime kadar Kıbrıs’ta eğitim taleplerini ilettiği öğrenildi.
Bakan Çavuşoğlu, söz mevzusu vakfa, ülkede ‘Maarif’ isminde okullar olduğu sebebi öne sürülerek, ‘isim değişikliğine’ gidilmesi mevzusunda yönlendirmede bulunmuş oldu.
Çavuşoğlu’nun bu talebinin arkasından vakıf, Firmalar Mukayitliği’ne müracaatta bulunarak, ‘Maarif Internasyonal Kurumları A.Ş’ adını aldı, okul açma talebini tekrarladı.
357 eğitim kurumu ile 41 yurda haiz, ek olarak 42 bin 92 talebe eğitim görmüş olduğu Vakıf, Bakanlığa ‘resmi’ yazı göndererek, etkinlik mevzuları hakkında bilgilendirdi, bakanlıktan geri bilgilendirme istedi.
Yaşanmış olan gelişmelere CTP Genel Sekreteri, eski Eğitim Bakanı, TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, eğitim bilimcileri ve sendikalar tepki gösterdi.
Vakfın eğitim amacıyla hareket etmediğini, siyasal amaç taşımış olduğu açıklandı.
Eski Eğitim Bakanı, TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, bakan olduğu dönemde Türkiye Maarif Vakfı’nın İlahiyat Koleji benzeri okul yapılması mevzusunda emek verme yapmak istediğini hatırlattı, bu şekilde bir duruma sıcak bakmadığını, bundan dolayı de Ankara ile ciddi görüş ayrılığı yaşadığını aktardı.
Türk Maarif Vakfı’nın okul açmasının Eğitim Bakanlığı’nı dönem dışı bırakmak demek bulunduğunu vurgulayan Özyiğit, bu adımın okullarda cemiyet mühendisliği meselesi yaratmak bulunduğunu beyan etti.
CTP Genel Sekreteri Erdoğan Sorakın, kurulması öngörülen okulların hangi düzeyde olacağının mühim bulunduğunu belirtti, ülkede gerek okul öncesi gerekse ilkokuldan yükseköğrenime kadar okul ihtiyacı bulunduğunun söylenemeyeceğini beyan etti.
“Bu okulların ne maksatla kurulacağı mühim” diyen Sorakın, bu mevzuda Eğitim Bakanlığı’nın detaylı izahat yapması icap ettiğini dile getirdi.
Öte taraftan Eğitim Bilimci, Kıbrıs Eğitim Araştırmaları Birliği (KEAB) Başkanı Salih Sarpten, ülkede kurulacak her türlü okulun Eğitim Bakanlığı çatısı altında faaliyetlerini sürdürmek zorunda bulunduğunu söylemiş oldu.
Türkiye Maarif Vakfı tarafınca kurulacağı anlatılan okulların hangi aşama ve kapsamda eğitim vereceğinin hemen hemen bilinmediğini aktaran Sarpten, bununla beraber öğretim anlayışları, içerikleri ve biçimlerinin de bilinmediğini kaydetti.
Eğitim Bilimci Kemal Akkan Batman ise açılacak okullarının hangi amaçla hizmet vereceğinin mühim bulunduğunu altını çizdi, denetlenebilir olması icap ettiğini belirtti.
Batman, “Bu şekilde bir eğitim ihtiyacını kim belirledi?” diye sorarak, güdümlü, belirli yönde bireyler yetiştirmeyi amaçlayan, Anayasa aykırı okulların ülkede istenmediğine dikkat çekti.
Sendikalar da bu girişime tepki gösterdi.
KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, buradaki esas amacın okul açmak olmadığını, siyasal bir amaç güttüğünü söyleyerek, “Gerçek amaç, AKP örgütlenmesidir” dedi.
Ülkede Eğitim Bakanlığı izni olmadan okul açılamayacağını, Anayasa Mahkemesi’nin bu yöndeki sonucuna değinen Elcil, “İşgal altındaki bir yerde işgalcinin sözü geçmez. Burada da Türkiye’nin sözü geçiyor. Bu karar, kukla hükümetin alacağı bir karar değildir” şeklinde konuştu.
KTOEÖS Başkanı Ozan Elmalı, ülkede okul ihtiyacı bulunduğunu sadece bunun bir vakıf vasıtasıyla değil, devlet kontrolünde yaşam bulması icap ettiğini söylemiş oldu.
Eğitimin vakıf vasıtasıyla sürdürülmesinin Türkiye’de nelere sebep verdiğinin ortada bulunduğunu kaydeden Elmalı, “Eğitim, devlet kontrolünde, ihtiyaca bakılırsa hazırlanmalıdır” şeklinde konuştu.
Öte taraftan görüş almak için aradığımız devrin Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu izahat yapmak istemedi, Eğitim Bakanı Olgun Amcaoğlu ise dün gün süresince Meclis’te olduğu sebebi öne sürülerek telefoniyen informasyon paylaşımı yapmadı.
Söz mevzusu haber, Haber Kıbrıs tarafınca gündeme getirildi.
Eski Eğitim Bakanı, TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit:
Eski Eğitim Bakanı, TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, bakan olduğu dönemde Türkiye Maarif Vakfı’nın İlahiyat Koleji benzeri okul yapılması mevzusunda emek verme yapmak istediğini hatırlattı, bu şekilde bir duruma sıcak bakmadığını, bundan dolayı de Ankara ile ciddi görüş ayrılığı yaşadığını aktardı.
Türkiye’de ‘15 Temmuz’ darbe girişimi sonrasında ortalama 150 okulu olan Fettullah Gülen Vakfı’nın lav edilerek, bu okulların Türkiye Maarif Vakfı’na devredildiğini söyleyen Özyiğit, söz mevzusu okulların vakfa bağlandığını kaydetti.
Özyiğit, görevden alınmasının arkasından bazı anlaşmalar yapıldığını Kıbrıs Toplumsal Bilimler Üniversitesi (KİSBU)’nun Ankara Toplumsal Bilimler Üniversitesi’ne devredildiğini hatırlattı.
Türk Maarif Vakfı’nın okul açmasının Eğitim Bakanlığı’nı dönem dışı bırakmak demek bulunduğunu vurgulayan Özyiğit, “Türkiye Maarif Vakfı’nın kurduğu okullar, dünyada Türkiye’ye sempati duyulmasını sağlama, Türkiye ile ikili ilişkileri geliştirmek için kuruluyor. Bizlere de mi Türkçe öğretecekler” diye sordu.
Özyiğit, bu adımın okullarda cemiyet mühendisliği meselesi yaratmak bulunduğunu ifade ederek, Kıbrıs Türk toplumunu ümmet toplumu haline getirmek istendiğini belirtti.
Anayasa Mahkemesi’nin ‘hafızlık’ eğitimi mevzusunda verdiği karara atıfta bulunan Özyiğit, bu şekilde bir okulun kurulmasına onay verilmemesi icap ettiğini altını çizdi.
Özyiğit, “Bu zamanda eğitime yatırım yapılması mühim, kendi kültürümüze uygun, modern eğitimle buluşturacak okullara gereksinim vardır” dedi.
CTP Genel Sekreteri Erdoğan Sorakın:
CTP Genel Sekreteri Erdoğan Sorakın, kurulması öngörülen okulların hangi düzeyde olacağının mühim bulunduğunu belirtti, ülkede gerek okul öncesi gerekse ilkokuldan yükseköğrenime kadar eğitimin yurt içinde planlanmasının önemine işaret etti.
“Bu okulların ne maksatla kurulacağı mühim” diyen Sorakın, bu mevzuda Eğitim Bakanlığı’nın detaylı izahat yapması icap ettiğini dile getirdi.
Eğitim Bilimci, Kıbrıs Eğitim Araştırmaları Birliği (KEAB) Başkanı Salih Sarpten:
Eğitim Bilimci, Kıbrıs Eğitim Araştırmaları Birliği(KEAB) Başkanı Salih Sarpten, ülkede kurulacak her türlü okulun Eğitim Bakanlığı çatısı altında faaliyetlerini sürdürmek zorunda bulunduğunu söylemiş oldu.
Türkiye Maarif Vakfı tarafınca kurulacağı anlatılan okulların hangi aşama ve kapsamda eğitim vereceğinin hemen hemen bilinmediğini aktaran Sarpten, bununla beraber öğretim anlayışları, içerikleri ve biçimlerinin de bilinmediğini kaydetti.
Sarpten, söz mevzusu okulların kamu mu yoksa hususi okul olarak mı etkinlik göstereceklerinin de netlik kazanmadığını dile getirerek, “Bu okullar vakıf tarafınca inşa edilip, Ulusal Eğitim Bakanlığı’na bağışlama mi edilecek? Yoksa hususi okul statüsünde olarak öğrencilerini ücret karşılığında kabul edilip, öğretmenleri ve okul yöneticileri hususi sektörden mi istihdam edilecek?” diye sordu.
Her iki durumda da söz mevzusu okulların Eğitim Bakanlığı’nın denetimi altında olmasının zorunluluğuna değinen Sarpten, okulların nereye, iyi mi ve ne süre kurulacağının da bakanlığın yapması ihtiyaç duyulan “Ülke Okullaşma Planlamasına” uygun olması icap ettiğini belirtti.
Sarpten, eğitim sisteminin günübirlik politikalardan uzak, siyasal düşüncelerden arındırılmış ve uzun vadeli olması icap ettiğini altını çizdi, uygulamaların da deneme-yanılma yöntemiyle oluşturulmuş programlar değil; akılcı, mantıklı, bilimsel programlar olmasının önemine değindi.
Eğitim Bilimci Kemal Akkan Batman:
Eğitim Bilimci Kemal Akkan Batman, açılacak okullarının hangi amaçla hizmet vereceğinin mühim bulunduğunu altını çizdi, denetlenebilir olması icap ettiğini belirtti.
Batman, güdümlü, belirli yönde bireyler yetiştirmeyi amaçlayan, Anayasa aykırı okulların ülkede istenmediğine dikkat çekerek, “Bu şekilde bir okulsa tepki olur. Bilimsel, modern, oldukça kültürlü okullara gereksinim var” dedi.
Batman, “Bu şekilde bir eğitim ihtiyacını kim belirledi?” diye de sordu.
Eğitim Bakanlığı Yasası’nın bir kez daha gözden geçirilmesi gerektiğine değinen Batman, bu mevzuda adım atılmasının koşul bulunduğunu sözlerine ekledi.
KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil:
KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, Türkiye Maarif Vakfı’nın Türkiye’de ‘sözde 15 Temmuz darbesi’ sonrasında kurulduğunu, Fettullah Gülen okullarını da devraldığını kaydetti.
Elcil, buradaki esas amacın okul açmak olmadığını, siyasal bir amaç güttüğünü söyleyerek, “Gerçek amaç, AKP örgütlenmesidir” dedi.
Ülkede Eğitim Bakanlığı izni olmadan okul açılamayacağını, Anayasa Mahkemesi’nin bu yöndeki sonucuna değinen Elcil, “İşgal altındaki bir yerde işgalcinin sözü geçmez. Burada da Türkiye’nin sözü geçiyor. Bu karar, kukla hükümetin alacağı bir karar değildir” şeklinde konuştu.
Elcil, toplumun tekrardan dejenere edilmesinin amaçlandığını da sözlerine ekledi.
KTOEÖS Başkanı Ozan Elmalı:
KTOEÖS Başkanı Ozan Elmalı, ülkede okul ihtiyacı bulunduğunu sadece bunun bir vakıf vasıtasıyla değil, devlet kontrolünde yaşam bulması icap ettiğini söylemiş oldu.
Elmalı, “İhtiyacımız olan okullar devlet kontrolünde, Anayasa altında laik eğitim vermeli” dedi.
Eğitimin vakıf vasıtasıyla sürdürülmesinin Türkiye’de nelere sebep verdiğinin ortada bulunduğunu kaydeden Elmalı, “Eğitim, devlet kontrolünde, ihtiyaca bakılırsa hazırlanmalıdır” şeklinde konuştu.
Resmi web sitesinde yer edinen bilgiye bakılırsa Türkiye Maarif Vakfı, yurt haricinde Türkiye Cumhuriyeti adına Eğitim Bakanlığı haricinde direkt eğitim kurumu açma yetkisine haiz tek müessese.
17 Haziran 2016’da kurulan Vakıf, okul öncesi eğitim, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim kurumları açıyor.
Yaygın eğitim amaçlı kurslar, etüt merkezleri ve kültür merkezleri benzer biçimde tesisler kuruyor.
Vakfın ek olarak, eğitim amaçlı gösterim organları kurduğu, eğitim program ve içeriklerini geliştirip, üreti, yayınladığı kaydediliyor.
Vakfın, eğitim yöntem ve usulleri ile içerik ve müfredata yönelik bilimsel araştırmalar ile AR-GE emekleri yapmış olduğu belirtiliyor.
Bilimsel toplantı, konuşma ve çalıştaylar düzenlemiş olduğu ifade ediliyor.
Vakfın, okul öncesi eğitimden üniversiteye kadar tüm eğitim süreçlerinde öğrencilere; eğitim amaçlı burslar ile nakdi destek sağlamış olduğu belirtiliyor.
Eğitim kurumlarında hizmet veren ve eğitim alan kişilerin barınma ihtiyacını karşılayacak yurt, barıncak ve lojman benzer biçimde tesisler kurduğu da resmi sitesinde yazıyor.