DOLAR
32,4724
EURO
34,8410
ALTIN
2.423,72
BIST
10.045,74
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
17°C
İstanbul
17°C
Az Bulutlu
Perşembe Az Bulutlu
19°C
Cuma Az Bulutlu
17°C
Cumartesi Az Bulutlu
19°C
Pazar Parçalı Bulutlu
20°C

Kıbrıs emlak sektörü dikkat! Türkiyeli yatırımcılara satış uğruna yalanlar serisi – 1…

Kıbrıs emlak sektörü dikkat! Türkiyeli yatırımcılara satış uğruna yalanlar serisi – 1…
11.10.2023 14:58
4
A+
A-

Kıbrıs emlak sektörüne Türkiyeli yatırımcının talebi azaldı, birazcık etik değerler şaştı. Günübirlik kazanca alışanlar, bu kez yalan boyutunda vaadlere sarıldı. İşte öne çıkanlar.

Türkiye ekonomisindeki belirsizlik ve çalkanlanma, dolaylı da değil, direkt olarak Şimal Kıbrıs’a yansıdı.

Bilhassa de emlak ve inşaat sektörüne.

Kısa süre öncesine kadar sektörün satış oranlarında büyük hisse tutan Türkiyeli yatırımcılar frene bastı.

Birçoğu için parola 31 Mart seçimleri.

Seçimlerin sonucunu, seçim sonrası piyasaların durumunu ve dövizin seyrini görmek isteyenler bekliyor.

İşte onların beklemeye geçmesi, sektöre ağır darbe vurdu.

Bazı inşaat firmaları kurdaki belirsizliği de göz önünde tutup inşaatları durdurdu.

Bazıları yavaşlatmaya gitti, teslim tarihlerini oldukca oldukca geciktirdi.

Emlak firmaları için de benzer durum. Geçen yıl ve önceki yıl emlak sektörü hızla aktarma alırken, bu yıl işler tersine döndü.

Satış yapamayan, geçimini sağlayamayan emlakçılar işi bırakıyor, değişik alanlara kayıyor.

Gelelim haberimizin mevzusuna.

Bir de “satış yolunda her şey mübahtır” diyenler var.

Onlar öyleki ya da bu şekilde satış yapmak uğruna “yalanı” sıradanlaştıranlar.

Genel anlamda de hedef odakları Türkiyeli yatırımcılar.

Şundan dolayı adada değiller.

Talibi bildiğini iddia edenler bile, akışa o denli hakim değil.

O yüzden onları bu tür abartılı vaadler ve net yalanlarla ikna etmek daha kolay olacağı düşüncesindeler.

Kim yapıyor bunu derseniz?

Pusulasını paraya odaklayanlar..

Yatırımcılardan gelen şikayetlere bakınca, genel anlamda de irili ufaklı emlakçılar.

O yüzden itimat kırılıyor, o yüzden beklemeye geçen yatırımcı daha da kaygı ediyor.

Hatta bu durum o denli yayıldı ki, işini muntazam hayata geçirmeye çalışan emlak profesyonelleri bile arkadaşlarının yaptıklarını anlatır oldu.

Gelin birkaç örnekle açıklayalım.

– 300 sterlin kira alınacak yere, “500 sterline oldukca rahat kiralanır” demek.

Bu sayı oyunuyla yatırımın geri dönüş hesabı o denli değişiyor ki, yatırımcı gerçek sonuçla karşılaşınca hem zarar ediyor, hem de gittiği yerde Şimal Kıbrıs’ı kötülüyor.

– “250 bin talebe gelecek”

Ülke ekonomisinin lokomotiflerinden biri eğitim. Fakat ezbere eğitimi yorumlamak o kadar da sıhhatli değil. Üniversite sayısı artmasına karşın, eğitim kalitesindeki sual işareti ve döviz belirsizliğinin etkisiyle talebe sayısı yükselmedi, aksine düştü. 102 944 şu an sayı. Ve T.C Büyükelçiliği’nin de öncelikli hedefi 150 bin. Şu demek oluyor ki 250 bin rakamı ne Ulusal Eğitim Bakanlığı’nda, ne YÖDAK’ta, ne de elçilikte var. Nereden çıktı dersiniz? Kulağa hoş geliyor, fakat doğru değil.

– “Projenin garantisi emlakçı sigortamız”

Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği’nin Limasol Sigorta ile hayata geçirdiği mesleki mesuliyet sigortasının iyi mi anlatıldığını biliyor musunuz? Satış uğruna değişik değişik vaadlerde bulunanlar, bu sigortanın konut projesinin yarım kalma halinde onların zararını ödeyeceğini bile söylüyor. Akıl mantık dışı, fakat bu şekilde anlatıyorlar.

– Fiyatı yüksek söyleyip, “size hususi indirim aldık” demek

Bir malın bir fiyatı vardır değil mi? Siz yurt dışındaki müşteriye yüzde 20 fazla söyleyip, iki gün sonrasında da arayıp size hususi yüzde 15 indirim aldık derseniz ne olur? Bunun adı nedir? Firmalar bunu niye yapar? O satın alan talibi asla mi araştırmayacak, asla mi sormayacak?

– Türk koçanı diye tahsis satmak

Bu maalesef artık alışkanlık oldu. Araştırmayan, güvence için bir avukatla çalışmayan “hesapçı yatırımcı” için kimi zaman de kaçınılmaz son.

Karşı tarafın işbilmezliğini bilen, maalesef Türk koçanı diye, tahsis koçanı satıyor. Bu fena örnek Türkiyeli iş insanları içinde da korkunun sebeplerinden biri.

– “Başlamayan projeye bitiyor demek”

Maketten konut satın almış olduğu için ve birçok marka tarafınca mağdur edilmiş olduğu için bu tür mevzularda kaygı eden bir ülke Türkiye. Türkiyeli yatırımcı da oldukça kırılgan bu mevzuda. Fakat bile bile daha inşaatı bile başlamayan proje için “yüzde 40’ı bitti, 60’ı bitti bile deniyor. Doğal bu söylemin çürümesi oldukca uzun sürmüyor. Bunu söyleyen hem itimat kaybediyor, hem de öteki meslektaşlarının adını lekeliyor.

– “Tek yetkili biziz”

“Satış uğruna her yol mübah” diyenler, bir tek yatırımcıları değil, ülkeye yatırımcı getiren öteki emlak profesyonellerini de mağdur etti/ediyor. Gezdikleri her yerde X projenin tek yetkilisi olduklarını, yönlendirecekleri satın alan karşılığında komisyon paylaşımını yapacaklarını söylüyorlar. Ve işin gülünç yanı, iletişimin bu kadar süratli ve ergonomik olduğu dönemde, bu söylemlerine karşılık buluyorlar. Ve birçok emlakçıdan satın alan yönlendirmesi geliyor. Sonrasında anlaşılıyor doğal ki durum. Şimdi Türkiye’deki o emlakçılar da gezdirilmiş olduğu yerde yatırımcısına “Kıbrıs uyarısı” yapıyor.

Dahası da var.

Hatta bunu bir takım haline getirip, ara ara paylaşacağız sizlerle.

Sizlerden de gelen yeni eklemelerle, daha da zenginleşecek.

Itimat kazanmak zor, yitirmek ise örneklerde de gördüğünüz benzer biçimde tek cümleye bakıyor.

Hem ülkeye, hem ülke ekonomisine, hem de birçok insanoğlunun büyük emek verdiği emlak ve inşaat sektörüne zarar verenler hızla artıyor.

Söyledikleri sözlerin bir kısmı vaad, fakat bir kısmı “nitelikli sahtekarlığa” bile girer.

O yüzden diyoruz ya…

Sektör temsilcileri öyleki ya da bu şekilde bir önlem almalı.

Fakat her koşulda yatırımcı, hepsinden ilkin iyi bir insan sarrafı olmalı.

Kiminle görüştüğünü, ne görüştüğünü, ne dinlediğini bilmeli. Karşısındaki insanı iyi bir süzgeçten geçirmeli.

Şimal Kıbrıs’ta yatırım ve yaşamı sürdürmenin keyfine kimsenin gölge düşürmesine fırsat vermeyin.

En güncel haberlere erişmek için mail listemize abone olun

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.