DOLAR
32,4253
EURO
34,8258
ALTIN
2.399,42
BIST
10.208,65
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
16°C
İstanbul
16°C
Az Bulutlu
Cumartesi Parçalı Bulutlu
18°C
Pazar Açık
20°C
Pazartesi Açık
21°C
Salı Az Bulutlu
23°C

Eğitimde Fırsat Eşitsizliğinin Bir Başka Boyutu: Kalabalık Sınıflar

Eğitimde Fırsat Eşitsizliğinin Bir Başka Boyutu: Kalabalık Sınıflar
19.09.2023 08:26
6
A+
A-

Burak Maviş
[email protected]

 

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafınca hazırlanan 2017 Senelik Eğitim Raporu’nda kamusal alanda averaj derslik sayısının 21 talebe olduğu görülmektedir. AB’de bu averaj 20, G20 vatanlarında 24’tür. Spesifik olarak bu sayı İngiltere’de 26, Finlandiya’da 19, Fransa’da 23, Letonya’da 16, İsveç’te ise 19’dur.

Hem averaj derslik sayısının ideal olması, hem de okul ortamlarının ergonomik becerileri artırmaya dönük düzenlenmesinin eğitim öğretim süreçlerini pozitif yönde yönde etkilediği görülmüştür. Japonya, Singapur ve Kore şeklinde PİSA uygulamasında yüksek performans gösteren ülkelerde de büyük ölçekli sınıflara, ideal talebe sayısına, alt yapıya ve öğretmenlerin niteliğine ehemmiyet veriliyor.

Birçok ülkede sınıftaki averaj talebe sayısında ideali yakalamak adına, maksimum ve minimum düzeyde sınırlama konulmuş, sınıftaki talebe sayıları belli bir kotayı aşmamak suretiyle korunmuştur. Kota sınırı, İngiltere’de 26, Malta’da 22’dir.

Adanın kuzeyindeki ilköğretimde derslik başına talebe sayısı averajı 21’dir. Bu averaj Girne bölgesi için 25. Köy okulları dışarıda bırakıldığında averaj, merkezlerde 30’un üstünde olurken bazı okullarda talebe averajı 34’ü bulmakta. Adanın en kalabalık okulu olan 23 Nisan İlkokulu’nda snıftaki averaj talebe sayısının 34 olduğu görülmektedir. Karaoğlan İlkokulu’nda ise 5. sınıfta 40 talebe bir arada eğitim almaktadır. Bu dengesiz dağılımın başını plansızlık, denetimsizlik ve iç göç çekmektedir.

İçişleri ve Eğitim Bakanlıkları arasındaki koordinasyon eksikliğinden dolayı gelişim bölgelerinden doğan ihtimaller içinde talebe nüfusu öncesinden planlanamamaktadır. Bununla beraber yabancı uyrukluların emek harcama izni başvurularında, aileleri yada evlatlarının yaşı ile ilgili herhangi bir veri yoktur.

İngiltere’de yabancı işçiler, emek harcama vizesi için başvurduğunda evlatlarının eğitim yaşını da beyan etmekte ve işveren, işçinin emek harcama iznini alabilmek için eğitim ve sıhhat dahil, tüm vergilerini öncesinden ödemektedir. Bu denetim okul, derslik ve öteki okul ihtiyaçlarının öncesinden planlanmasına olanak vermekte ve ilgili şirket sonradan ortaya çıkmış eğitim giderlerine ortak olmaktadır. Adanın kuzeyinde de benzer bir kriterler dizisine gerekseme vardır.

KKTC’de 1985 senesinde yürürlüğe giren  Öğretmenler Yasası, “İlk 35 öğrenciye bir öğretmen, sonraki her 30 öğrenciye bir öğretmen verilir” şeklinde bir ifadeye yer verse de, artık bu sayı süre aşımına uğramıştır. Son Ulusal Eğitim Şurası’nda ilkokulların 26, beş yaşın 20 ve dört yaşın 16 olması yönünde bir uzlaşı vardır.

İçinizden bir ses “Ikimiz de 40 kişilik sınıflarda okuduk” diyebilir. Bu mazeret yalnız sorumluluktan kaçanlar için geçerli olabilir. Günümüzün evlatlarının hazır bulunuşları oldukça ayrışık; değişik öğrenme yönlerine haiz, oldukça kültürlü bir yapımız var ve informasyon teknolojisi daktilo döneminden uzay çağına geçmiştir.

2017-2018 Eğitim – Öğretim senesinde okulların kadro ve altyapı eksikliği ile açıldığı ve bazı okulların talebe kapasitesini aştığı gazete manşetlerine taşındı. Bilhassa inşaat ve hizmet sektörünün plansız bir halde geliştiği Girne bölgesinde ve kolej yarışının yargı sürdüğü öteki bölge merkez okullarında derslik averajları OECD, AB, G20 ülkeleri ve Şimal Kıbrıs Eğitim Şurası kararlarının oldukça üstünde bir averaja haiz oldu.

Plansızlık, kalabalık sınıflar ve talebe nüfusunun yoğun olduğu okullar yaratırken öğrencinin derslik içindeki ve oyun alanındaki metrekaresini daraltmakta, öğretmenin bir ders saati içinde talebe ile birebir ilgilenebilme oranını düşürmektedir. Internasyonal okul standartları derslik içinde talebe başına düşen alanın 2,5 metrekare, açık alanda 17 metrekare olmasını öngörüyor. Nitelikli bir ders için öğretmenin ilköğretim ufak sınıflarda 2 dakika, büyük sınıflarda 1,5 dakika öğrenciye süre ayırması gerekiyor.

“ABD Öğretmenler Federasyonuna gore derslik mevcudunun azca olması; derslik atmosferini iyileştirir, talebe dikkatini artırır, öğretmenin değişik yöntem ve teknik kullanmasına olanak sağlar, öğrencilerin birbirlerini rahatsız etmesini önler, gürültüyü azaltır, öğretmen öğrencileri daha iyi tanır, öğrencinin gerekseme ve özelliklerini dikkate alır; disipline daha azca, öğrenmeye daha çok süre ayrılır.”

2017-2018 Eğitim-Öğretim senesinde Girne 23 Nisan İlkokulu’nda okulun talebe nüfusu  1000’i aşmıştır. Girne Maarif Anaokulu, Alsancak İlkokulu, Çatalköy İlkokulu, Karaoğlanoğlu İlkokulu,  Karakum Anaokulu,  Şht. Hasan Cafer İlkokulu, Ozanköy Anaokulu, Lapta İlkokulu, Lapta Anaokulu, G.Mağusa Polatpaşa İlkokulu, Karakol İlkokulu, Alasya İlkokulu, Şht. Hüseyin Akil İlkokulu, G.Yurt Özgürlük İlkokulu, Lefkoşa 9 Eylül İlkokulu, Şht. Ertuğrul İlkokulu, Gönyeli İlkokulu ve Gönyeli Fazıl Plümer Anaokulu’nda talebe artışları okul kapasitesinin aşılmasına niçin olmuştur.

Eğitim Bakanlığı yeni okul inşaatları ve geniş sınıflar ile yoğunluğu azaltmak yerine, ek derslik inşaatları yada branş odalarının bozularak sınıfa dönüştürülmesi aracılığı ile okullarda talebe yoğunluğunu artırmıştır.

Branş odalarının bozulması, eğitimde bir başka problemi ileriki yıllarda gündeme getirecektir. Evlatların toplumsal becerilerini geliştiren, oldukça yönlü bireyler olmasına fırsat veren branş derslerinin uygulama alanlarının beton yığınlarına dönüştürülmesi eğitimde kanayan açık yara olacaktır.

Finlandiya, Hollanda, Danimarka, Singapur ve onları takip eden ülkeler eğitim müfredatlarında küçüklere daha çok ergonomik, daha çok oyun ve daha azca ders sunmanın yollarını ararken adanın kuzeyinde evlatların oyun alanlarının daraltılması, kalabalık sınıflara doluşturulması ve okulların kendi imkanları ile inşa etmiş olduğu branş odalarının klasik eğitim sınıflarına dönüştürülmesini izleyeceğiz.

Oyun alanlarının ve ergonomik uygulamaların önemini idrak etmek için Finlandiya’daki yeni eğitim sistemine bakmalıyız. Tüm dersler yeni sisteme gore kaldırılıyor. Bu değişiklikle birlikte de dersliklerde fizik, matematik, edebiyat, tarih ya da coğrafya şeklinde ‘mevzu dersi’ olmayacak. Doğrusu bizim matematik, Türkçe vb. dersler için branş odalarını bozduğumuz klasik sınıflara gerekseme kalmayacak.

Yeni sisteme gore, Finlandiya’da mevzu bazında meydana gelen dersler yerine, öğrencilere vakalar ve etkinliklerle disiplinler arası formatta bir eğitim verilecek. Her 45 dakikada bir 15 dakikalık teneffüsler olacak ve öğrenciler okulda en fazla günde 5 saat duracak. Öğrenciler en erken 7 yaşlarında okula başlamış olacak.

Finlandiya Eğitim Bakanı Marjo Kyllonen’in eğitim sistemindeki bu değişikliğin sebebini açıklayan kısa ve net beyanı şu şekildeydi: “Biz hâlâ 19. yüzyılın gereksinimlerine yönelik eski moda bir eğitim sistemiyle hareket ediyoruz. Oysaki 1900’lü yıllardan bu yana oldukça şey değişti ve hepimiz de artık 21. yüzyılın gereksinimlerine gore bir eğitim sistemi planladık.”

Kıbrıs Türk Eğitim Sistemi’nin de geçmişe yönelik sanrılardan sıyrılıp, geleceği inşa eden bir eğitim sistemi geliştirmesi siyasal partilerin ve sivil toplumun politik önceliği olmalıdır. 

Okullarımızda kalabalık sınıflar mühim bir mesele olarak karşımızda duracaktır. Nüfusu 150’yi aşmış toplulukların kendi kendini yönetmesinin zor olması şeklinde, kalabalık sınıflarda da derslik yönetimi zor olsa gerek. Oyun alanının daraltılması, betonlaşma ve ergonomik ders alanlarının heba edilmesi ile eğitimdeki kalite daha da düşecektir.

Kalabalık sınıflarda uygar bir eğitimin verilemeyeceği açık ve nettir. Mehmet Erden’e gore “talebe sayısı azca olan sınıflarda daha oldukça sayıda öğretim yöntemi kullanılabilir. Bu, öğretmene ek süre sağlar; her öğrenciye daha çok süre ayırabilir, talebe gelişimini daha kolay izleyebilir, sınıfı daha etkili yönetebilir, etkin öğrenmeyi kolaylaştırabilme imkanı verir.”

Çocuğuna nitelikli eğitim isteyen her aile ve eğitimden anlayan hepimiz kalabalık sınıfların ve okulların fırsat eşitsizliği yarattığını bilir.

Üzücü olan ise Eğitim Bakanlığı’nın bunu bilememesi…


Kaynakça:

  1. https://stats.oecd.org/Index.aspx?DataSetCode=EDU_CLASS_TEST
  2. Home Deus, Yuval Noah Harari
  3. https://www.theguardian.com/education/2014/sep/09/school-class-sizes-good-thing-oecd-report
  4. http://www.bbc.com/news/uk-england-38506305
  5. https://www.pegem.net/dosyalar/dokuman/455.pdf
  6. https://www.birgun.net/haber-detay/finlandiya-da-egitimde-devrim-tum-dersler-kaldirildi-135929.html
  7. http://www.bbc.com/turkce/haberler-40082945
  8. http://sozkibris.com/ideal-egitim-mi-idareten-egitim-mi/

 

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.