DOLAR
32,2081
EURO
34,8604
ALTIN
2.444,95
BIST
10.218,58
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
14°C
İstanbul
14°C
Hafif Yağmurlu
Pazartesi Az Bulutlu
18°C
Salı Az Bulutlu
18°C
Çarşamba Az Bulutlu
20°C
Perşembe Az Bulutlu
20°C

İlköğretim I. Derslik ve IV. Derslik Ders Kitapları İncelemesi Raporu (2017)

İlköğretim I. Derslik ve IV. Derslik Ders Kitapları İncelemesi Raporu (2017)
25.01.2024 18:05
5
A+
A-

 

 

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası
Eğitim Komitesi adına
Burak Maviş & Süleyman Gelener

 

“Temel Eğitim Program Geliştirme Projesi” (TEPGP) adıyla yürütülmekte olan projede amaçlanan okul öncesinden ortaokul son sınıfa kadar olan tüm öğretim programlarının güncellenmesi ve ders materyallerinin geliştirilmesi pozitif bir girişimdir. Öğretim programlarını ve ders materyallerinin Kıbrıs’ta geliştirilmesi ve üretilmesi ve hatta basılması geç kalmış olsa da mühim bir karardır. Emsalsiz materyaller üretmek için lüzumlu bilimsel nitelikli ve entelektüel yeterlik, Kıbrıs’ta yaşayan eğitim emekçilerinde mevcuttur. Sadece 17/1986 sayılı KKTC Ulusal Eğitim Yasasının emrettiği  “Türkiye’deki özdeş eğitim kurumlarında uygulanmakta olan öğretim programları ile uyum”, ortaya çıkan ve çıkacak olan çalışmaların özgünlüğü ile ilgili sual işaretleri yaratmaktadır. Bir öteki sual işareti ise yazılan kitapların hangi yasa yada tüzüğe nazaran yazıldığıdır. Adanın kuzeyinde ders kitapları tüzüğü yoktur ve buna gerekseme olduğu açıktır. TC MEB ders kitapları ve eğitim araçları yönetmeliği tüzüğünü incelediğimizde; komisyonların oluşumunda, kitapların dizininde ve kitapların dilinde eksiklikler göze çarpmaktadır.

Ders kitaplarının, mühim olup olmadıklarına yönelik süregelen ciddi münakaşaya karşın, bir ülkede bir ihtimal Anayasayla beraber “resmi söylemi” yansıtan temel unsurlardan biri olduğu literatürde tartışılmaktadır. Öğrenciler ve öğretmenler (ve eğitimin öteki paydaşları) okusalar da okumasalar da ders kitaplarının içeriğini ve mesajını bilirler. Kıbrıs’ta federal bir devlet oluşturmak için devam eden müzakereler göz önünde bulundurulduğunda Kıbrıslı Rum toplumu ile ilgili; özelde ise Şimal Kıbrıs’ta çeşitli nedenlerle artış gösteren değişik toplumsal gruplar ile ilgili içerik ve verilen ileti bu bağlamda önemlidir. Ihtimaller içinde bir federal çözümde iki ana cemiyet arasındaki barışı, mevcut düzende ise değişik gruplar arasındaki barışı bir tek siyasal kararlar ve yasal değişimler sağlamayacaktır. Kalıcı bir toplumsal sulh, gruplar içinde eşitliğe inanan, fazlaca kimlikli ve çoğulcu düşünebilen yurttaşlar yetiştirmekle mümkün olabilir. Programlar ve ders kitapları ise bu sürece mühim katkı koyabilecek araçlardır.

Ders kitaplarını incelerken geliştirdiğimiz tarama formatında insan hakları, mahalli/evrensel/biz/ötekiler, demokrasi/laiklik, cinsiyet, anlam hatası ve çocuğa görelik şeklinde alanlardaki sorunları tespit etmeye çalışıldı. Bununla beraber toplumsal medya üstünden soru-cevap yöntemi ve direkt görüşme yöntemi kullanarak ilköğretim öğretmenlerinin ve öğretim görevlilerinin kitaplar ile ilgili görüşlerine başvurduk.  44 uygulayıcı öğretmene ders kitapları ile ilgili sorular sorduk. 21 tanesi kitaplar ile ilgili görüş bildirdi.  İki öğretim görevlisinden de bir tanesi kitaplar ile ilgili görüş belirtti.

Tarama formatını oluştururken temel aldığımız ‘Ders Kitaplarında İnsan Hakları I-II-III’ raporları Türkiye’de benzeşik bir millet yaratma yolunda eğitime atfedilen merkezi rolün, bazı iyileşmeler olsa bile, devam ettiğini ifade etmektedir. Benzer bir gözlemi ilk baskısı meydana getirilen kitaplara baktığımız vakit Şimal Kıbrıs için de yapabiliriz. Eğer eğitim, güncel siyasal gelişmeler çerçevesinde yurttaş yetiştirme sürecinin bir parçasıysa, bu ders kitaplarıyla Kıbrıs’ta federal bir çözüme katkı meydana getirecek, sulh kültürünü ve çoğulculuğu benimsemiş, mahalli değerlerin ve tarihin bilincinde olan fakat evrensel değerleri özümsemiş vatandaşlar yetiştirme amacına ulaşmak çok da fazla mümkün değildir. Altını çizmemiz ihtiyaç duyulan bir öteki mevzu ise, bir ders kitabının nitelikli olmasının gerekliliklerinden olan görsellerin kalite ve içerikle örtüşme problemininin bazı kitaplarda kabul edilebilir sınırların fazlaca üstünde olmasıdır. Telif hakkı ödenmemiş birçok görselin kullanılması ise etik olarak değerlendirilmelidir.

Felsefi akımlar, eğitim felsefeleri, ruhsal yaklaşımlar, disiplinler arası yaklaşım, içerik düzenlenirken kullanılan yaklaşımlar özenle seçilmelidir. Deneyimlerimiz pragmatizm akımının ilerlemecilik ve tekrardan kurmacılık eğitim felsefesi üstüne temellenmiş davranışsal ve bilişsel ruhsal yaklaşımların, içeriklerin sarmal ve dersler arası bağın ise korelasyon desen yaklaşımına nazaran hazırlanması icap ettiğini göstermektedir.  İlkokul periyodu çocuğunun mevzuları ve etkinlikleri parça parça ve birbirinden bağımsız olarak düzenleyip öğrenmesi güçtür.  Bu güçlüğü ortadan kaldıran korelasyon desen yaklaşımı ve sarmal eğitim programıdır.  Öğretmenlerle meydana getirilen görüşmelerde ve okul ziyaretlerinde öğretmenler yaşam bilgisi dersinin mihver olmaktan çıkarıldığı, derslerin içinde ne olduğunun uyuşmadığı ve düzenlemelerin bu yaklaşımlara nazaran yapılması gerektiği üstünde düşünce birliği elde etmiştir.

Talebe merkezli program tasarımları ve bireysel hızı öne çıkarak aktiviteler daha sık kullanılabilir. Hümanist değerlere de ehemmiyet verilebilir. Somut işlemler döneminde olan çocuklar için daha kati bilgiler içeren pozitivizmin (olguculuk) tüm kitaplara yaygınlaştırılması bilimsellik açısından yerinde olacaktır. Yerellik,  yakından uzağa ilkesi, çocuğa görelik ilkesi, yaparak yaşayarak öğrenme ilkesi ile ilgili okuma parçaları ve aktivitelere daha çok yer ayrılmalı, toplumsal özgürlük, haklar ve eşitlik ile ilgili düşünme becerisi geliştirecek veriler sunmaya dikkat edilmesi mühim bir gelişme olacaktır.

Öğretim programları ile ders kitapları tam bir uyum içinde değildir. Bu anlamda öğretim programları ile kitapların bu açıdan tekrardan gözden geçirilmelidir. Ders dışı etkinlikleri kapsayan, okulların gönüllülük esasına dayandırarak kendi amaçları doğrultusunda uyguladıkları örtük öğretim program için kitaplar içinde yönlendirme yapılması,  dönemin doğru kullanımı açısından pozitif olacaktır.

Kitaplar içinde yazımlama eksikliği göze çarpmaktadır. Hatalı kelimelerin yanında, yazım kuralları ile ilgili olarak da hatalar vardır. Ufak sınıflar için puntoların minik olması ve sorular ile okuma parçalarının uzunluğu öğrenciler açısından güçlük yaratmaktadır. Eğitim programlarının ve ders kitaplarının tanıtımı ve hizmet içi eğitimlerinin zamanında ve birden fazla olması bir öteki mühim taleptir.  Hususi gereksinimli bireylerin eğitimi de dikkate alınarak öğretim programları hazırlanabilir.

Eğitim programları ve kitaplar içinde insan hakları, mahalli/evrensel/biz/ötekiler, demokrasi/laiklik, cinsiyet, anlam hatası ve çocuğa görelik ile ilgili tespitler haricinde ‘görmezden gelme’ yada ötekileştirme algısı mevcuttur. Mesela Kıbrıslı Rumlar, lgbtq bireyler, engelli bireyler, din ve vicdan özgürlüğü haiz bireylerden eşit bir halde bahsedilmemektedir.

Kitaplar içinde ‘resmi söylem’ ve gizil milliyetçilikle ilgili ifadeler ve görseller ile sıkça karşılaşılmaktadır. İfadelerin daha azca kullanılması çoğulculuk anlayışını da yerleştirecektir. Mesela Mustafa Kemal Atatürk’ün sözleri ile ilgili mevzu ile ilgili yada alakasız birçok özdeyiş, resmi günler ile ilgili şiirler yada okuma parçaları, bayrak figürleri, liderler ile ilgili fotoğraf ve öyküler, bölünmüş ada haritaları vb.

Yarışmacı sınavlardan sıyrılarak insani değerleri ve çocuğun eğilimini ortaya çıkaran ölçme değerlendirme şekilleri, kitaplar ve programlar içinde daha çok ön plana çıkarılabilir. Rehberlik ve ruhsal danışmanlığın programlar içinde yer alması artık bir gerekliliktir. Eğitimi salt bilimsel nitelikli informasyon yada okul içinde tasarlamak yerine, çocuğun çevresi ve okul sonrası gelişimi de tasarlanabilir. Programlar içine boşluklar yaratarak çocuğun gereksinimlerine nazaran etkinlikler ve projeler üretilmesi toplumsal gelişime de katkı koyabilir.

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası olarak bu emek harcamayı yaparken kendi birikimlerimizin yanında, Türkiye’de meydana getirilen “Ders Kitaplarında İnsan Hakları Projesi” isminde çalışmanın verilerinden ve tarama neticelerinden kaynak olarak yararlanılmıştır.  Bu rapor hazırlanırken ilköğretim 1. Derslik Türkçe 1/2/ etkinlik kitabı, Matematik 1/2/3, Müzik, Yaşam Bilgisi 1/2; İlkokul 4. Derslik Türkçe 1/2, Müzik, Toplumsal Bilgiler, Din Kültür ve Terbiye Bilgisi, Fen ve Teknoloji Bilgisi 1/2, Matematik 1/2/3, Gövde Eğitimi, Sıhhat ve Spor Bilgisi kitapları taranmıştır.  “Bu emek harcama Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası tarafınca, Temel Eğitim Program Geliştirme Projesi’ne katkı koymak ve bu çerçevede meydana getirilen emek harcamaları ileriye taşımak amacıyla hazırlanmıştır.”

 

İlkokul 4. derslik ders kitapları ile ilgili bir öğretmenin* görüşleri

Hazırlanan 4. derslik kitapları ve buna paralel değiştirilen program ile ilk kez kitap ve program uyumluluğunu yakalamış bulunmaktayız. Geçmişte bir tek toplumsal bilgiler, Türkçe ve matematik kitapları programımızla uyumlu olup, TC’den gelen fen ve teknoloji dersi ile matematik ders kitapları ise programımızla uyum gösterememekteydi. Bu durum da biz öğretmenleri MEB’in okullara yollamış olduğu kitapları kullanmak yerine devletimizde piyasaya sürülen dershanelerin kaynak kitaplarını takip etmeye itmekteydi. Bu kaynaklar okullarda devamlı fotokopi çekilerek yada şartların iyi olması halinde de öğrencilere aldırılarak dersler işlenmekteydi. Hazırlanan kitaplar ve düzenlenen yeni programlarla bu durum büyük seviyede ortadan kalktı.                          

Yeni kitaplarımız “mahalli” olup tamamen bizlere ilişik olması bakımından da ehemmiyet taşımaktadır. Eskiden bir tek 2 ders için (Toplumsal, Türkçe) bu durum geçerliyken bu yıl 4. derslik kitaplarının tümü için bunu söylemek mümkündür.           

Hazırlanan kitapların bilhassa yazı karakteri bakımından genel olarak ilköğretim kitabı görünümünden uzak bulunduğunu düşünmekteyim. İlkokul 1. sınıfta öğrencilere “dik temel yazı” karakterleri öğretilir. İlerleyen yaşlarda da meydana getirilen güzel yazı çalışmalarıyla öğrenilen bu yazı karakteri desteklenir. Öğretmenler de aynı yazı karakteri ile emek harcama yapraklarını yapmaya itina gösterir. Sadece kitapların genel olarak yazı fontlarına bakıldığında ortaokul lise izlenimi vermektedir. Bu açıdan çocuk kitabı yada ilköğretim kitabı görüntüsünden uzak bulunduğunu düşünmekteyim.

Hazırlanan kitaplar ve programın pilot olarak uygulanmaması, denenmemesi, aniden yeni kitapların kullanılmaya başlanması sonucunda bugün naturel olarak kitaplar içinde yanlış sorulara, yanlış bilgilere rastlamak mümkündür. Bu hataların bizlerden alınacak geri dönütlerle ilerleyen yıllarda düzeltileceğine inanmaktayım.

Toplumsal bilgiler kitabı incelendiğinde kitapta her bir mevzuya ilişkin bilgilerin sayfalara yayılarak uzun uzadıya açıklanmış olduğu görülmektedir. Normal olarak ki kaynak olarak kullanılacak kitap öğrencilere bilgiler sunacaktır sadece bu durum 4. derslik öğrencilerin dikkat süresi dikkate alınacak şekilde özet bilgiler olması gerekmektedir. Bazı sayfaların neredeyse baştan sona yazıyla kaplı olması ve buna ek olarak mevzuya giriş etkinliklerinin de okuyup anlamaya dayalı metin şeklinde olması kitabın derslik içinde etkili kullanımını engellemektedir.  Ek olarak kitapta kullanılan yer yer soyut kavramlara ve ifadelere yer verildiği görülmektedir. Bunlar da hemen hemen birçoğunun soyut işlem dönemine geçmemiş 4. derslik evlatlarının düzeyinin üzerindedir. (Sayfa 62 : …..Demokrasinin yaşama geçilmiş olduğu aile ortamında çocuk özgüven, özsaygı duyguları gelişmiş iç denetimle, birleşik, girişimci, özgür,  kararları kendi kendine verebilen görevli kişiler olarak yetişir…….ebeveyn güdümünde onlara bağımlı onlarsız olmayan edilgen kişilikli çocuklar olarak yetişirler.) (sayfa 64:…..unutulmaması ihtiyaç duyulan bir mevzu vardır ki o da çocuğun kimlik gelişimidir)

Toplumsal bilgiler kitabında aile ünitesinde aile terimi klasik anlayışın ötesinde oldukça geniş çapta ele alınmış, bu duyarlı mevzu anne, baba ve çocuktan oluşan en minik birim tanımının ötesinde anası babası olmayan, boşanmış aile yapılarına da değinerek değişik aile türlerini de kapsayıcı bir anlayışta ele almıştır. Aile teriminin böylesine geniş ve kapsayıcı alması oldukça önemlidir. Bu aşamada kitabın mühim bir eksikliği kapatmış bulunduğunu düşünmekteyim. Gene aile ünitesinde yer edinen aile bütçesi ile ilgili mevzuda (sayfa 54 – 55) genel olarak hanım ve adamın eşitliği, hanım ve adamın aile bütçesine katkı koyabileceği gerekseme halinde her ikisinin çalışabileceği; akşam yiyecek, temizlik şeklinde ev işlerinin ortaklaşa yaptıkları anlatılarak hanım adam arasındaki eşitlik vurgulanırken derhal altında (sayfa 55) kadının emek vermesi ve çalışmamasının getirebileceği zorluklar ve kolaylık adlı bir etkinlik yer almıştır. Bu etkinliğin öncesinde bahsedilen ve kazandırılmaya çalışılan cinsiyetler arasındaki eşitliği bozduğunu, ev temizliğinin yiyecek yapmanın çocuk bakmanın aslına bakarsak ortaklaşa olmadığı ve kadının sorumluluğuymuş şeklinde algılatıldığını düşünmekteyim. Bu etkinliğin anlatılanlarla örtüşmediğine inanmaktayım.

Fen ve teknoloji programına bakıldığında TC’den gelen kitapların aksine mevzu kapsamının temel detayları içerecek şekilde, detaya inmeden, kolay düzeyde olduğu görülmektedir. Geçmişte biz öğretmenlerin ayrıntılar içinde boğulduğu neredeyse mevzuları yetiştirememe telaşına kapıldığı zamanlardan sonrasında bu yeni program ile mevzu kapsamının temel informasyon ve becerilerle sınırlandırılması ile sıhhatli bir halde sıkışmadan ve telaşa kapılmadan zamanında mevzuları tamamlayabilecek duruma gelindiğine inanmaktayım. Fen kitaplarını da sınıfta etkili bir halde yararlanabilecek şekilde resimlendirilip, uygulanabilir etkinlikler içerdiğini düşünmekteyim.

k1-013.jpg

Tekrardan düzenlenen matematik kitaplarının da oldukça kullanışlı bulunduğunu düşünmekteyim. Programımıza uygun olarak tasarlanan kitapta genel olarak mevzu anlatımlarının arkasından alıştırma ve bölüm sonunda emek harcamaları bulunmaktadır. Bu emekler ile öğrenilenler yeniden edilebilmektedir. Ek olarak noksan detayları tamamlama, mantıksız olanı bulma çalışmalarıyla da öğrencilerin sorgulama, akıl yürütme becerilerini geliştirilerek matematiksel görüş açısı kazandırılmaktadır. Geçmişte TC’den gelen MEB tarafınca bizlere sunulan kaynak kitapların içinde ne olduğunun bizim programımızla uyumlu olmamasına bağlı olarak kullanamayıp ikinci bir kaynak aldırma yada öğrenilenlere uygun olarak her gün fotokopi çekme ihtiyacı doğmaktayken, kitabımız yardımıyla bu gereksinimler neredeyse ortadan kalkmıştır. Ek olarak geçmişte oldukça yoğun olan matematik programı daraltılarak bazı mevzular kısaltılmış (Mesela naturel sayılar mevzusu), bazı mevzular ise tamamen programdan çıkarılmış (geometrik kavramlar, içinde kadar problemleri şeklinde) olduğu görülmektedir. Bu durum programı birazcık da olsa rahatlatması bakımından sevindiricidir. Matematikte konuların birbirinin ön şart öğrenmelerini oluşturduğu dikkate alındığında kitap muhteviyatında yer edinen konuların sıralanışı ile ilgili olarak sıkıntıların bulunduğunu düşünmekteyim. Mesela ilk iki kitapta mevzular naturel sayılar- toplama – çıkarma – açılar – çarpma – paralar – bölme – vakit – geometrik şekiller – geometrik cisimler olarak sıralanmıştır. Paralar mevzusu çarpma ve bölme yapmayı, ondalık sayıları bilmeyi gerektiren bir mevzudur. Buna nazaran bu mevzuya geçmeden ilkin öğrencilerin dört işleme ve ondalık sayılara hakim olması gerekir.  Buna nazaran bölme mevzusundan ve ondalık sayılardan ilkin paralar mevzusuna geçilmesinin doğru bir sıra olmadığını düşünmekteyim.

Yeni Türkçe kitabımızda yer edinen parçalar okuma ve yazmanın yanı sıra dinleme ve konuşma ya da dayandırılarak ilk kez bir dil eğitiminde esas alınan okuma yazma dinleme ve konuşma olan dört temel becerinin de geliştirilmesi üstüne odaklanılması mühim bir yeniliktir.  Vatanımızda eğitim öğretim süresinin ilk yarıyılında bilhassa kasım ve aralık aylarında neredeyse her hafta hatırlanması ihtiyaç duyulan mühim bigün yada hafta bulunmaktadır. Geçmiş yıllarda bu mühim gün ve haftalar Türkçe kitabımızda yer edinen ilgili parçalarla desteklenirdi. Mühim gün ve haftalar için törenler düzenlenmiş olduğu tarihlerde bu parçalar işlenerek düzenlenen törenin anlam ve önemi derslik içinde tartışılır, parçanın etkinlikleri ile bu tarihlerin önemi öğrenilirdi.  Bu hem eğitim öğretim zamanından tutum sağlardı. Zira öğretmen ders ile mühim günü birleştirir bu sayede yapılacak merasim için dersten ayrı bir vakit yaratmak zorunda kalmazdı.  Ek olarak çocuklar bu mühim gün ve haftaları derslik içinde işleyip meydana getirilen törenle tekrarlayınca tarih akıllarında daha fazlaca kalır ve meydana getirilen törenler ile ilgili olarak öğrencilerin daha bilgili olmalarını sağlardı.  Mühim günlerin yanı sıra fen ve toplumsal bilgiler ders programlarıyla uyumlu olacak şekilde parçalar da kitapta yer alırdı böylece dersler arasındaki bu bağlantılar ile Türkçe dersinde fen yada toplumsal mevzuları yeniden edilerek zamandan tutum sağlanmaktaydı. Hazırlanan kitaplarımızda ise bu duruma dikkat edilmediği görülmektedir. Kitap içinde yer edinen parçalara bakıldığında dersler içinde ilişkilerin kurulmadığı, mühim gün ve haftalara ilişik parçaların ise özgür olarak yer almış olduğu kısaca ilgili haftada işlenecek esas parçalardan ayrı olarak isteğe bağlı okunup geçilebilecek ikinci bir parça olduğu görülmektedir. Bu durumun sınırı olan olan eğitim zamanının etkili ve verimli kullanımını engellediğini düşünmekteyim. Türkçe dersi kapsamında yer edinen gramer dersi için geçmişte ayrı bir kitabımız bulunmaktaydı. Bu kitapta her mevzudan sonrasında yer edinen emek harcama soruları oldukça öğreticiydi. Yeni programla düzenlenen Türkçe kitabımız içine gramer mevzuları sıkıştırılarak kısa çalışmalara yer verilmiştir. Gramer dersi oldukça soyut bir ders olup öğrenciler tarafınca pekiştirilebilmesi akılda kalabilmesi için kucak dolusu alıştırmaya gerekseme duyulmaktadır. Bu bakımdan gramer dersinin geçmişte ayrı bir kitapken meydana getirilen düzenlemeyle Türkçe kitabı içine sıkıştırılarak yer verilmesi oldukça yetersizdir. Bu durum biz öğretmenleri yeni bir kaynak arayışına itmiştir.

*Son zamanların Bardak – Paşaköy Eşref Bitlis İlkokulu 4.derslik öğretmeni

k2-011.jpg

Öğretim Üyesinin* Ders Kitapları ile ilgili görüşleri

Ders kitaplarının yanında öğretim programları da incelenmelidir. Yeni hazırlanan öğretim programları tek bir akıma dayanmak yerine birden fazlaca akıma dayanarak hazırlanmıştır. Eğitim programları bir akım ve bir eğitim felsefesine nazaran hazırlanmalıdır. Örneğin pragmatizm akımı ile ilerlemecilik eğitim felsefesi beraber ele alınabilir. Bununla beraber ruhsal yaklaşımlar akımı ve felsefi yaklaşımı desteklemelidir. Yaşam Bilgisi dersi bir tek Almanya ve Türkiye’de uygulanmaktadır. Öteki ülkelerde beşeri ve toplumsal olmak suretiyle mevzular şekillenmiştir. Yeni öğretim programında yaşam bilgisi kitapları Gestalt psikolojisine nazaran hazırlanmıştır. Gestalt psikolojisinin ana prensibi zihnin kendi kendisini algıladığı şeylerde bir tüm görmeye organize etmesidir. Mesela mevsimler mevzusunun bir tüm olarak ele alınması. Ders kitapları sarmal eğitim programı ile hazırlanmalı, dersler ve mevzular içinde korelasyon olmalıdır. Piaget’in bilişsel yaklaşımları esas alınmalıdır.

* Yrd. Doç.Dr. Kemal Batman- Mustafa Kemal Atatürk Öğretmen Akademisi


Kaynakça:

1- KTÖS Eğitim Politikaları 2017

2- https://www.havadiskibris.com/hayat-bilgisi-kitabinda-kadin-cinsiyet-rolu-hayret/

3- https://www.havadiskibris.com/eski-anlayisa-mahkum-hayat-bilgisi-kitabi/

4- https://www.havadiskibris.com/ders-kitabinda-kimlik-karti-skandali/

5- İlkokul 1. Derslik Türkçe kitabı 1/

6- İlkokul 1. Derslik Türkçe kitabı 2/

7- İlkokul 1. Derslik Türkçe etkinlik kitabı,

8- İlkokul 1. Derslik Matematik kitabı 1/

9- İlkokul 1. Derslik Matematik kitabı 2/

10- İlkokul 1. Derslik Matematik kitabı 3,

11- İlkokul 1. Derslik Müzik kitabı,

12-  İlkokul 1. Derslik Yaşam Bilgisi kitabı 1

13- İlkokul 1. Derslik Yaşam Bilgisi kitabı 2

14- İlkokul 4. Derslik Türkçe kitabı 1/

15- İlkokul 4. Derslik Türkçe kitabı 2,

16- İlkokul 4. Derslik Müzik kitabı,

17- İlkokul 4. Derslik Toplumsal Bilgiler kitabı,

18- İlkokul 4. Derslik Din Kültür ve Terbiye Bilgisi kitabı,

19- İlkokul 4. Derslik Türkçe kitabı 1/

20- İlkokul 4. Derslik Türkçe kitabı 2,

21- İlkokul 4. Derslik Matematik kitabı 1  /

22- İlkokul 4. Derslik Matematik kitabı 2/

23- İlkokul 4. Derslik Matematik kitabı 3,

24- İlkokul 4. Derslik Gövde Eğitimi, Sıhhat ve Spor Bilgisi kitabı

25- https://talimterbiye.mebnet.net/Kitaplar/2016-2017/ilköğretim/2016index.htm

26- https://talimterbiye.mebnet.net/Ogretim%20Programlari/2016-2017/16-17ogretimprogramlari.html

27- https://www.kpsskonu.com/egitim-bilimleri/program-gelistirme/

28- https://www.havadiskibris.com/dersler-arasi-iliski-kopartildi-ezber-diriltildi/

29- https://tarihvakfi.org.tr/ProjeDetay/derskitaplarindainsanhaklariiiiprojesi/1

Editörün Notu: Raporun tamamına https://ktos.org/ders-kitaplari-incelemesi-raporu/ linkinden ulaşabilirsiniz

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.