DOLAR
32,4375
EURO
34,7411
ALTIN
2.439,70
BIST
9.915,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
16°C
İstanbul
16°C
Az Bulutlu
Pazartesi Az Bulutlu
17°C
Salı Az Bulutlu
17°C
Çarşamba Az Bulutlu
19°C
Perşembe Hafif Yağmurlu
18°C

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 1964 senesinde Kıbrıs’ta vazife icra eden Birleşmiş Milletler Sulh Gücü gazileri ile bir araya geldi 

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 1964 senesinde Kıbrıs’ta vazife icra eden Birleşmiş Milletler Sulh Gücü gazileri ile bir araya geldi 
A+
A-

 
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 1964 yılından itibaren Kıbrıs’ta vazife icra eden 42 İsveçli Birleşmiş Milletler Sulh Gücü gazisinden oluşan heyeti kabul ederek görüştü.  

Cumhurbaşkanlığına gerçekleştirdikleri ziyaretlerinden dolayı heyete teşekkür eden Cumhurbaşkanı Tatar, şunları kaydetti: 

“Birleşmiş Milletlerin Kıbrıs Adası’ndaki varlığının  60. yılındayız. 1960 Ortaklık Cumhuriyeti, Ada’da bir arada yaşayan iki eşit halk olan Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar tarafınca kurulmuştu. Sadece Aralık 1963’te tabanca diretmesiyle devletin dışına itilen Kıbrıslı Türklere yönelik saldırılar başlamıştı. 103 Kıbrıs Türk köyü boşaltılmak zorunda kalınarak Kıbrıs Türkleri zor şartlarda çadırlarda yaşamak durumunda bırakıldı. 4 Mart 1964’te BM Güvenlik Konseyi’nin 186 sayılı kararının arkasından BM Sulh Gücü olarak buraya görevlendirildiniz. Görevinizi yerine getirmek ve askeri saldırılar, korkulu zulümler ve insanlık dışı muameleyle karşı karşıya kalan Kıbrıs Türk halkını korumak amacıyla Ada’ya geldiniz. Lefkoşa’da O zamanlar Cumhurbaşkanlığı sarayının iki sokak kadar uzağında yaşayan bir çocuktum. Kıbrıslı Türkleri korumak için Ada’ya gelen BM askerlerini izlediğimi hatırlıyorum. Bunlar asla unutamayacağımız anılardır.”

Cumhurbaşkanı Tatar sözlerini şöyleki sürdürdü: “Ada’daki varlığınıza karşın Kıbrıslı Rumlar, Erenköy, Geçitkale, Yeniboğaziçi dahil olmak suretiyle birçok yerde saldırılarını sürdürdüler.”

Kıbrıs’ta gerçek sulh harekâtının, Yunan Cuntası’nın darbesi ve Kıbrıs Helen Cumhuriyeti’nin duyuru edilmesinin arkasından 20 Temmuz 1974’te garantör ülke Türkiye tarafınca meydana getirilen Sulh Harekâtı ile gerçekleştiğini özetleyen Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu meşru müdahaleden sonrasında, Nüfus Mübadelesi Anlaşması, Kıbrıslı Türklerin Şimal’e, Kıbrıslı Rumların da Cenup’e yerleşmesini sağlamış oldu ve bu da gönüllülük esasına dayalıydı” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, 186 sayılı kararın Rum tarafını Ada’nın tek hükümeti olarak gördüğünü, bundan dolayı de bugün Kıbrıslı Rumlara ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ muamelesi yapıldığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Tatar, “1963 senesinde cumhuriyetin dışına itilen Kıbrıs Türk halkının hakları o tarihten beri Rum tarafı tarafınca işgal edilmektedir. Kıbrıs Türk halkı, kendi devletini kurarak kendi kendini yönetmektedir” dedi.

Kıbrıslı Türklerinin bugün kendi devlet çatısı altında Ada’da sulh ve özgürlük içinde varlıklarını sürdürdüklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Tatar, federal çözüm için görüşmelerin senelerdir yapıldığını sadece Kıbrıs Rum tarafının federal çözüm önerilerini minimum 15 kez reddettiğini anımsatarak şunları belirtti:

“Nisan 2004’te Kıbrıs Rum halkı, ayrı ayrı meydana getirilen eş zamanlı referandumlarda BM Kapsamlı Çözüm Planını yüzde 76 hayır oyu ile reddederken Kıbrıslı Türkler tarafınca yüzde 65 evet oyu kullanıldı. Temmuz 2017’de federal çözüme yönelik son girişim gene başarısızlıkla sonuçlandı. Kıbrıs Rum tarafı, Kıbrıslı Türklerle eşitlik temelinde güç ve refahı paylaşmak istemiyor ve internasyonal cemiyet tarafınca tüm Ada’nın tek hükümeti muamelesi görürken bunu yapma yönünde hiçbir teşvikleri de mevcut değildir. Probleminin aslı budur.”

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk tarafının artık iki devletin varlığına, egemen eşitliğe ve eşit internasyonal statüye dayanan gerçekçi bir çözüm için yeni bir vizyon ortaya koyduğunu açıkladı. 

Cumhurbaşkanı Tatar, “Biz kendi meclisimiz, hükümetimiz, yargımız, askerimiz, belediyelerimiz, kurum ve kuruluşlarımızla bir devletiz. Kıbrıs Türk halkı, kendi kaderini belirleme etme hakkına haiz egemen bir halktır. Hiçbir vakit azınlık olmayı kabul etmeyeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’yi ziyaret eden gazilere teşekkür ederek uzun ve sıhhatli ömürler diledi.  

Kurul adına konuşan Anders Arvidsson, Cumhurbaşkanı Tatar’a kendilerini kabul etmiş olduğu için teşekkür ederek, ülkenin değişik yerlerini ziyaret ettiklerini, Ada’da vazife yaptıkları döneme ilişik anıları tekrardan yaşadıklarını söylemiş oldu.  Anders ek olarak, Ada’da iki değişik dile, kültüre ve dine haiz iki değişik halk bulunduğunu belirterek, son 60 yılda çözüm mevzusunda ilerleme kaydedilmediğini, çözümün sadece tanınma ile mümkün olabileceğini internasyonal toplumun kabul etmesi icap ettiğini açıkladı. 

Cumhurbaşkanı Tatar’a görüşme esnasında Dış Basın Sorumlusu Kerem Haser de birlikte rol aldı.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.